A

TEFTÂZÂNÎ(1322-1390)

Çok yönlü âlim.

  • TEFTÂZÂNÎ
    • Ziya ERDİNÇ
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/teftazani
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    TEFTÂZÂNÎ
TEFTÂZÂNÎ (1322-1390)

Çok yönlü âlim.

  • TEFTÂZÂNÎ
    • Ziya ERDİNÇ
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/teftazani
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    TEFTÂZÂNÎ

Asıl adı Sa'deddin Mes'ûd'dur. Horasan bölgesinin bugün Türkmenistan sınırları içinde yer alan Nesâ şehrinin Teftâzân kasabasında dünyaya geldi. Çocukluk yıllarını İlhanlılar'ın, sonrasında Kertler, Altın Orda ve Muzafferîler'in hakimiyetindeki yerlerde ve son on yılını ise (1380-1390) Timur'un saltanat merkezi Semerkant'ta geçirdi. Genç yaşlarda sarf ilmine dair Şerhu Tasrîfi'z-Zencânî'yi telif etmesi ve belagat şaheseri Mutavvel'i yazmaya başlaması ile dikkatleri üzerine çekti. 1387 yılında Şiraz'ı ele geçiren Timur, burada müderrislik yapan Seyyid Şerîf Cürcânî'yi (ö. 1413) Teftâzânî'ye nispet olarak Semerkant'a getirmiş, ikisi arasında birçok ilmî münazara cereyan etmiştir. Teftâzânî, 10 Ocak 1390 tarihinde Semerkant'ta vefat etmiş ve vasiyeti üzerine Serahs'a defnedilmiştir.

Kabrinin sandukasında yer alan, eserlerinin telif tarihleri ve nerede kaleme alındıklarına dair bilgiler, eserlerinin önsözlerinde yaptığı açıklamalar ve bibliyografik kaynaklar onun öğrenim amacıyla bazan kendi isteği ile bazan da savaşlar ve iktidar değişiklikleri gibi zorunlu sebeplerden dolayı Horasan ve Mâverâünnehir bölgesindeki birçok şehri dolaştığı ve gittiği şehirlerde ilmî faaliyetlerini sürdürdüğünü göstermektedir. Köklü bir ilmî geleneğe sahip olan ailesinden aldığı ilk eğitiminin ardından, aralarında Adudüddin Îcî (ö. 1355) ve Kutbüddin Râzî'nin de (ö. 1365) bulunduğu meşhur âlimlerden dinî ve aklî ilimleri öğrenmesi, dönemin en parlak ilim merkezleri olan bölgelerde Mû'tezile, Eş'arîlik, Sünnî-Hanefîlik ve Şiîlik gibi farklı ekollere müntesip âlimlerle ilmî müzakereler ve münazaralar yapması entelektüel kişiliğinin şekillenmesinde etkili olmuştur.

Moğol istilalarının İslam dünyasının birliği, medeniyeti ve ilmî düşüncesinde yol açtığı yıkımın etkilerinin hâlâ görüldüğü bir dönemde ve coğrafyada yaşayan Teftâzânî, Doğu İslam dünyasının ilmî gelişimine sarf, nahiv ve belagat, fıkıh, kelam, mantık, metafizik ve tefsir gibi disiplinlerde kaleme aldığı eserlerle önemli katkı sağlamıştır. Timur'un, ele geçirmek üzere gittiği her şehirde Teftâzânî'nin eserlerini gördüğünü söylemesi, İslam dünyasındaki etkisini göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Çağdaşı İbn Haldun (ö. 1406) da Mısır'da Teftâzânî'nin eserlerini okuma fırsatı bulduğunu, eserlerinin aklî ve dinî ilimlerdeki yüksek melekesini ve derin kavrayışını gösterdiğini söyler. İbn Haldun'a göre, İran ve Mâverâünnehir bölgesinin Mısır kadar olmasa da medeniyet ve aklî ilimlerdeki gelişmişliğinin en önemli delili Teftâzânî'dir ve Fahreddin Râzî (ö. 1210) ile Nasîrüddîn Tûsî'den (ö. 1274) sonra, bölgenin ilmî seviyesine kanıt olacak başka bir âlim görülmemektedir.

Eserlerinde tahkik (konuyu tutarlılığı, kesinliği ve geçerliliği açısından incelemek), tetkik (delilleri dil ve mantık açısından incelemek), tahrir (gerekli ve gereksiz hususları dikkate alarak meseleleri fazlalıklardan arındırmak), takrir (ders anlatımı, ders notları eklemek) ve tavzih (konuyu bütün yönleriyle açıklamak) yöntemlerini ustalıkla kullanmış, miras aldığı birikimi yeniden yorumlayarak sağlam bir mantıksal örgü içinde aktarmıştır. Bu mantıksal sağlamlık onun en güçlü ve öne çıkan özelliğidir.

Teftâzânî hayatının büyük bir kısmını Hanefîler'in yoğunlukta olduğu yerlerde geçirmesi gibi sebeplerle Hanefî fıkhı ve kelamı alanında telif edilmiş eserlere şerhler yazmıştır. "Mâtürîdîlik" kavramını Sünnî-Hanefîleri ifade etmek için kullanması bu kavramın ilim dünyasında yaygınlaşmasında ve kabul görmesinde etkili olmuştur.

Kelamın felsefeyle etkileşiminin çok arttığı ve "müteahhirîn" (sonrakiler; dinî ilimlerin teşekkül döneminden sonra gelen âlimler) şeklinde isimlendirilen dönemin zirvesi olarak görülür. Kelam ilminin temel yaklaşımlarından taviz vermeden ve "mütekaddimîn" (öncekiler; dinî ilimlerin ilk teşekkül döneminde yaşayan, bunda rol sahibi olan âlimler) kelamının dil merkezli yaklaşımından uzaklaşmadan mantığın ve felsefenin bazı kavramlarını ve ilkelerini başarılı bir şekilde kelam sistemine dahil etmiş, kelam ile felsefenin tartışma konularını birbirinden ayırmıştır.

Teftâzânî yaşadığı dönemin yanı sıra kendisinden sonraki İslam ilim ve düşünce geleneği üzerinde de çok etkili olmuş, eserlerinin birçoğu geleneksel eğitim kurumlarında ders kitabı olarak okutulmuştur. Yazma eser kütüphanelerinde binlerce yazma nüshası bulunan kitapları sonraki dönem âlimleri tarafından da birçok yorumlamayla zenginleştirilmiştir. Öyle ki, Teftâzânî'nin belagat, fıkıh usulü, kelam, mantık ve tefsir ilimlerinde telif ettiği eserlerin birçoğu sağlam bir gelenek oluşturmuş ve sonraki dönemlerde herhangi bir medrese öğrencisinin ve hocasının onun çalışmalarına kayıtsız kalması imkânsız hale gelmiştir.

Teftâzânî'nin etkisi ve düşüncesi başta Alâeddin Buhârî, Alâeddin Rûmî, Alâeddin Seyrâmî, Burhâneddin Haydar Herevî, Hüsâmeddin Hasan Ebîverdî, Mevlânâ Celâleddin Yûsuf Evbehî ve Molla Kara Dâvud olmak üzere kendisinden ders alan birçok öğrencisi vasıtasıyla her tarafa yayılmıştır. Anadolu, İran, Türkistan ve Hindistan'da yetişen âlimler, icazetnamelerindeki ilim silsilesi yoluyla Teftâzânî ve Cürcânî'ye bağlanmış, onların öğrencisi veya öğrencisinin öğrencisi olmakla iftihar etmişlerdir.

Teftâzânî'nin başlıca önemli eserleri şunlardır:

A) Tefsir. Hâşiye'ale'l-Keşşâf (Şerhu'l-Keşşâf): Zemahşerî'nin Keşşâf'ı üzerine yapılmış bir hâşiye olup kütüphanelerde çok sayıda nüshası bulunmaktadır (mesela bk. Beyazıt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 717-721, 723; Süleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 364, 365; Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 163-165; Nuruosmaniye Ktp., nr. 557). Bu eser üzerine müellifin öğrencisi Burhâneddin Haydar Herevî ve torunu Seyfeddin Ahmed Herevî, Nizâmeddin Osman Hıtâî ve Ali Kuşçu birer haşiye yazmıştır.

B) Kelam. 1. el-Makasıd: Müteahhirîn dönemi kelamının en güzel örneklerinden biri olan bu esere müellifi Şerhu'l-Makasıd adıyla bir de şerh yazmış ve birçok yazma nüshaları bulunan her iki kitabın çeşitli baskıları yapılmıştır (I-II, İstanbul 1277, 1305; Lahor 1981; nşr. Abdurrahman Umeyre, I-V, Beyrut 1981, 1989). 2. Şerhu'l-'Aka'id: Necmeddin Nesefî'nin 'Aka'idü'n-Nesefî diye bilinen muhtasar eserine yazdığı bu şerh müellifin en meşhur kitabı olup asırlar boyunca medreselerde okutulmuş ve çok sayıda yazma nüshası günümüze ulaşmıştır. Gerek müstakil olarak gerekse üzerinde yapılan haşiye vb. çalışmalarla birlikte birçok defa basılmıştır (Kalküta 1244; İstanbul 1260, 1360; Leknev 1293; Kahire 1297, 1331; nşr. W. Cureton, London 1843; nşr. Claude Salamé, Dımaşk 1974; nşr. Ahmed Hicâzî Sekka, Kahire 1407/1987; nşr. M. Adnân Dervîş, Beyrut 1411/1991; nşr. Tâhâ Abdürraûf Sa'd, Kahire 2000). 

Hayâlî, Molla Ahmed Cündî, İsâmüddin İsferâyînî, Musannifek, İbrâhim Bikaî, Bedreddin İbnü'l-Gars, Kemâleddin İbn Ebû Şerîf, Nâsırüddin Lekanî, ve Hakîm Şah Kazvînî gibi âlimler esere haşiyeler yazmış, bunlardan Hayâlî haşiyesi üzerine de yine Bihiştî Ramazan Efendi, Abdülhakîm Siyâlkûtî ve Akkirmânî gibi meşhur âlimler haşiye kaleme almıştır. Eser ayrıca manzum hale getirilmiş, Türkçe, İngilizce ve Urduca'ya tercümeleri yapılmıştır.

C) Mantık. 3. Tehzîbü'l-mantık ve'l-kelâm. Mantık ve kelam olmak üzere iki bölümden meydana gelen bu muhtasar metin konuların özlü bir şekilde ele alınması sebebiyle medreselerde ders kitabı olarak okutulmuş ve üzerine elliye yakın şerh ve haşiye yazılmıştır. Birçok yazma nüshası bulunan eserin müstakil olarak ve üzerine yapılan çalışmalarla birlikte çeşitli baskıları yapılmıştır (Kahire 1330).

Önemli şerhleri arasında başta Devvânî olmak üzere İsâmüddin İsferâyînî, Dâvûd-i Karsî, Eyyûbîzâde Mustafa Bosnevî, Mehmed Emin Üsküdârî, Cemâleddin Şehristânî ve Bahrülulûm Leknevî'nin çalışmaları anılabilir. Devvânî'nin meşhur şerhi için Mîr Zâhid, Muslihuddîn-i Lârî, Mîr Fethullah Şîrâzî, Halhâlî ve Birgivî gibi âlimler de haşiyeler kaleme almıştır. 2. Şerhu'ş-Şemsiyye fi'l-mantık. Necmüddîn Kâtibî'ye ait eş-Şemsiyye eserinin şerhidir (İstanbul 1272, 1312).

D) Fıkıh ve Usûl-i Fıkıh. 1. et-Telvîh ilâ keşfi haka'iki't-Tenkîh. Sadrüşşerîa'nın Tenkîhu'l-usûl adlı metnine ve buna yazdığı et-Tavżîh fî halli ġavâmiżi't-Tenkîh adlı eseri için yazılan bir haşiyedir. Medreselerde okutulan temel ders kitaplarından biri haline gelen, günümüzde de bazı İslam ülkelerinde okutulmaya devam eden kitap gerek et-Tavżîh'le gerek diğer haşiyeleriyle birlikte birçok defa basılmış, ayrıca tahkikli neşirleri yapılmıştır (nşr. Zekeriyyâ Umeyrân; Beyrut 1996; nşr. Muhammed Adnân Dervîş, Beyrut 1419/1998)

Eser üzerine Kadı Burhâneddin, Seyyid Şerîf Cürcânî, Hayâlî, Musannifek, Alâeddin Tûsî, Ali Kuşçu, Molla Hüsrev, Ebü'l-Kasım Semerkandî, Fenârî Hasan Çelebi, İsâmüddin İsferâyînî, Kemalpaşazâde'nin de aralarında bulunduğu tanınmış âlimler birçok haşiye ve ta'lik çalışması yapmıştır. 2. Hâşiye'alâ Şerhi Muhtasarı Müntehe's-sûl ve'l-emel. Cemâleddin İbnü'l-Hâcib'in eserine Adudüddin Îcî'nin yazdığı şerhin haşiyesidir (Bulak 1316-1317, 1319; nşr. Muhammed Hasan Muhammed Hasan İsmâil, Beyrut 2004).

E) Arap Dili ve Edebiyatı. 1. Şerhu Tasrîfi'z-Zencânî. Başka adlarla da anılan ve İzzeddin Zencânî'nin İzzî ismiyle bilinen sarf kitabının şerhidir (İstanbul 1253, 1320; Kahire 1333, 1348; nşr. Abdülâl Sâlim Mekrem, Küveyt 1982; Kahire 1997). 2. el-Mutavvel fi'l-meânî ve'l-beyân (Şerhu Telhîsi'l-Miftâh, eş-Şerhu'l-mutavvel). Ebû Ya'kûb Sekkâkî'nin Miftâhu'l-ulûm adlı kitabının belagat ilmine dair üçüncü bölümünün Hatîb Kazvînî tarafından Telhîsü'l-Miftâh adıyla telhis edilip yeniden düzenlenmiş biçiminin şerhidir (İstanbul 1260, 1310; Leknev 1300/1883; Bopal 1311/1893; Kum 1409; nşr. Abdülhamîd Hindâvî, Beyrut 1422/2001; Tahran 2008). Osmanlı medreselerinde ders kitabı olarak okutulan el-Mutavvel son dönemlere kadar önemini korumuştur. Günümüzde de bazı Arap ülkelerinde ve İran'da ders kitabı olarak okutulan eser üzerine Seyyid Şerîf Cürcânî, Musannifek, Molla Hüsrev, Fenârî Hasan Çelebi, Hocazâde Muslihuddin Efendi, Kirmastî, Kemalpaşazâde, Muslihuddîn-i Lârî, Sadreddinzâde Şirvânî, Abdülhakîm Siyâlkûtî gibi âlimlerin de aralarında bulunduğu birçok müellif haşiye kaleme almıştır. 3. el-Muhtasar (Muhtasarü'l-Mutavvel, eş-Şerhu'l-Muhtasar, Muhtasarü'l-meânî). Teftâzânî, bu eserde el-Mutavvel'i ihtisar etmiş ve bazı ilavelerde bulunmuştur (Kalküta 1228; İstanbul 1259, 1318, 1960; Bulak 1285, 1317-1319, 1348; Delhi 1326; nşr. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, Kahire 1356; nşr. Mahmûd Hasan Diyûbendî, Diyûbend 1398/1978; nşr. Abdülhamîd Hindâvî, Sayda 2003). Bu eser üzerine bazı müellifler haşiye yazmış, bunların bir kısmı için de haşiyeler kaleme alınmıştır. 3. Şerhu Miftâhi'l-ulûm. Sekkâkî'ye ait eserin belagat ilimlerine dair üçüncü kısmının şerhidir (thk. Acâc Avde Bargaş, Dımaşk 2022). 5. el-İrşâd (İrşâdü'l-hâdî). İbnü'l-Hâcib'in el-Kâfiye adlı nahiv kitabının muhtasarı olup ders kitabı haline gelen eser üzerine bazı şerhler yazılmıştır.

Kaynakça

Atçıl, Abdurrahman. Scholars and Sultans in the Early Modern Ottoman Empire. Cambridge 2017.

Brockelmann, Carl. Geschichte der arabischen Litteratur. C. II, Leiden 1902; Supplemendband. C. II, Leiden 1938.

Kâtib Çelebi. Keşfü’z-Zunûn an Esâmi’l-Kütüb ve’l-Fünûn. I-II, Beyrut t.y.

Özen, Şükrü. “Teftâzânî”. DİA. 2011, XL, 299-308.

Taşköprizâde. Miftâhu’s-Saâde ve Misbâhu’s-Siyâde fî Mevzûâti’l-Ulûm. Beyrut 1405/1985.

a.mlf. eş-Şakâ’iku’n-Nu‘mâniyye fî Ulemâi’d-Devleti’l-Osmâniyye: Osmanlı Âlimleri (Çeviri-Eleştirmeli Metin). haz. M. Hekimoğlu. İstanbul 2019.

Teftâzânî. Şerhu’l-Makāsıd. İstanbul 1305.

a.mlf. el-Mutavvel: Şerhu Telhîsi’l-Miftâh. Riyad 2019.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/teftazani

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

TEFTÂZÂNÎ (1322-1390)

Çok yönlü âlim.