A

KEMALPAŞAZÂDE(1469-1534)

Müderris, şeyhülislam ve tarihçi.

  • KEMALPAŞAZÂDE
    • Şefaettin SEVERCAN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kemalpasazade
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    KEMALPAŞAZÂDE
KEMALPAŞAZÂDE (1469-1534)

Müderris, şeyhülislam ve tarihçi.

  • KEMALPAŞAZÂDE
    • Şefaettin SEVERCAN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kemalpasazade
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    KEMALPAŞAZÂDE

Asıl adı Şemseddin Ahmed'dir. Büyükbabası Kemâleddin Ahmed Paşa'ya (Kemalpaşa) atfen Kemalpaşazâde ve İbn Kemal adlarıyla meşhur olmuştur. Babası Şücâüddin Süleyman Çelebi, İstanbul'un fethine katılan bir kumandan, annesi Kazasker Molla Muhyiddin Mehmed'in kızıdır. Kaynaklarda Tokat, Edirne veya Amasya'da doğduğuna dair bilgiler vardır. Yaygın olarak Tokat'ta doğduğu kabul edilir. Sıbyan mektebi seviyesindeki eğitimini tamamladıktan sonra Amasya'da Şeyhizâde Abdi, Abdizâde Abdurrahman ve Yâkubzâde Bahşi efendilerden sarf ve nahiv, belagat, hesap (matematik), hendese (geometri) ve mantık gibi muhtasarât denilen temel dersleri okudu. Daha sonra Edirne'ye giderek Sultan Bayezid'in Hassa Bölüğü'ne kaydoldu. Genç bir sipahi olan Kemalpaşazâde, Çandarlı İbrâhim Paşa'nın maiyetinde 1492 yılında Arnavutluk seferine katıldı. Sefer dönüşü seyfiyeden ilmiye sınıfına geçerek, Edirne'de Molla Lutfi'den Kutbüddin Râzî'nin mantığa dair Şerhu'l-Metâli'sini ve haşiyelerini okudu. Daha sonra Mevlânâ Kastallânî olarak bilinen Muslihuddin Mustafa Kestelî, Hatibzâde Muhyiddin Mehmed Efendi, Muarrifzâde Sinâneddin Yûsuf Efendi ve Molla İzârî ismiyle meşhur olan Kasım Çelebi gibi zamanının tanınmış hocalarından dersler aldı.

Baba dostu olan Kazasker Müeyyedzâde Abdurrahman Efendi'nin tezkiresiyle II. Bayezid, Kemalpaşazâde'yi İstanbul'da Taşlık adıyla meşhur Ali Bey Medresesi müderrisliğine atadı ve kendisinden Türkçe bir Osmanlı tarihi yazmasını istedi. İlerleyen yıllarda sırasıyla Üsküp İshak Paşa Medresesi müderrisliği (1506), Edirne Halebiye Medresesi müderrisliği, Edirne Üç Şerefeli Medresesi müderrisliği (1507), İstanbul Sahn-ı Seman müderrisliği (1508-1509) ve Edirne Sultan Bayezid Medresesi müderrisliği (1511/1512) yaptı. Yavuz Sultan Selim döneminde ise müderrislik mesleğinden kadılık mesleğine geçerek Edirne kadısı oldu (1515). Sırasıyla ilmiye kariyer basamaklarını çıkarak Anadolu kazaskerliğe getirildi (1516). Yavuz Sultan Selim ile Mısır seferine katılan Kemalpaşazâde, sefer dönüşünde Anadolu kazaskerliğinden azledildi. Talebi üzerine Edirne Dârülhadisi müderrisliğine tayin edildi (1519/1520).

Kemalpaşazâde, Kanûnî Sultan Süleyman döneminde de Edirne Sultan Bayezid Medresesi müderrisliği (1521/1522) ve İstanbul Fatih Medresesi müderrisliği yaptı (1523/1524). Zenbilli Ali Cemâlî Efendi'nin ölümü üzerine şeyhülislam olarak atandı (1526). Görev aldığı bu medreselerde İslam hukuku alanında dersler verdi. Birçok ilme vukufu, bu alanlarda verdiği çeşitli eserleriyle çok yönlü bir âlim ve döneminin Osmanlı ilim ve kültür hayatının en büyük temsilcilerinden biri olarak çok fazla talebe yetiştirdi. Şeyhülislam Ebüssuûd Efendi başta olmak üzere Celâlzâde Sâlih Çelebi, Muhyiddin Mehmed b. Pîr Mehmed, Sa'dî Sâdullah Efendi ve Muslihuddin Mustafa gibi âlimler bunlar arasındadır. Sekiz yıl şeyhülislamlık yaptıktan sonra 16 Nisan 1534 tarihinde altmış beş yaşında vefat etti. Edirnekapı dışında bulunan Şeyh Mahmud Çelebi Zaviyesi haziresine defnedildi.

Kemalpaşazâde'nin ilmî kariyerine önemli katkı sağlayan alanlarından biri tarihçiliğidir. Osman Bey'den itibaren 1510 (916) yılı olaylarına kadar her padişah için bir defter (cilt) yazarak sekiz ciltlik tarihini II. Bayezid'e takdim etti. Kanûnî'nin isteği üzerine de Yavuz dönemini ve Mohaç seferi sonuna kadar 1527 (933) Kanûnî dönemini kaleme alarak Tevârîh-i Âl-i Osmân'ı on cilt olarak tamamladı. Tevârîh-i Âl-i Osmân'ın ilk sekiz cildinde Reşîdüddin'in Câmiu't-Tevârîh'ini, Ebü'l-Ulâ-yı Ahvel'in Târîh'ini, Fâtih Sultan Mehmed döneminde Yunanca'dan Farsça'ya tercüme edilen Târîh-i Ayasofya'yı ve yazarını belirtmediği Târîh-i Âl-i Osmân'ı kaynak olarak kullandığını yazdı. Bunlara ilave olarak Mehmed Neşrî'nin Kitâb-ı Cihannümâ'sını, Rûhî Çelebi'nin Tevârîh-i Âl-i Osmân'ını, anonim Tevârîh-i Âl-i Osmân ile Şükrullah'ın Behcetü't-Tevârîh'ini, Tursun Bey'in Târîh-i Ebü'l-Feth'ini, Yunanca'dan tercüme bir Bulgar Tarihi ve Tarihî Takvimler'i de kullandığı anlaşılmaktadır.

İlmî şahsiyetinin önemli bir yeri olan diğer alanlar ise felsefe, kelam, mantık ve mezhepler tarihidir. Bu alanlarda bir kısmı şerh ve haşiye olmak üzere yetmiş civarında eser yazdı. Bu çalışmalarında özelde Hanefî-Mâtürîdî olmak üzere Ehl-i sünnet anlayışını halkın anlayacağı kolaylıkta aklî olarak temellendirmeye çalıştı. Kemalpaşazâde'nin ilmî kimliğinin önemli bir yanı da sanatkâr yönü ve şairliğidir. Onun Divan'ı ve Tevârîh-i Âl-i Osmân'ındaki manzumeleri ile mersiyeleri divan şiirinin güzel örnekleri arasında yer alır.

İbn Kemal'in yaşamış olduğu yıllar olan XV. ve XVI. asrın ilk yarısı, Osmanlı Devleti'nde medreselerin ikbal devridir. Ehl-i sünnet inancına sahip olan Kemalpaşazâde'nin yazdığı eserler, yetiştirdiği talebeler ve verdiği fetvalar ile devletin bekası ile birlik ve beraberliği sağlamaya yaptığı katkının yanında Ehl-i sünnet akidesinin yerleşiminde de etkili olmuştur denilebilir.

Felsefî düşünce alanında Fahreddin Râzî ekolünü takip eden İbn Kemal tasavvufa karşı değildir; ancak tasavvuf ehline karşı dikkatli ve kararlı bir tutum sergilemiştir. Şeyhülislam iken zaman zaman uyarılarda bulunmuş, bazı sufilerin yaptığı raks, sema ve devranın caiz olmadığını ileri sürmüştür. Vasiyetnamesinde cenazesinin dervişane bir şekilde kaldırılmasını ve kabri üzerine türbe yapılmayıp sadece bir taş dikilmesini istemesi de onun sade bir dinî yaşayışı tercih ettiğini göstermektedir.

Eser verdiği her ilim dalında karmaşık konuları cesaretle tartışmış, bazı âlimleri ehliyetle tenkit etmiştir. Eserlerinde kaynaklardan aynen aktarma yoluna gitmeyip edindiği bilgileri karşılaştırarak bir kanaate varmak istemiştir. Bir hanedan tarihi yazmakla görevlendirilmiş olduğu halde yer yer olayları eleştirmekten de çekinmemiştir.

İlmî anlayışı, muhakeme ve münazara kudreti, şer'î meseleleri çözme ve fetva verme konusundaki kabiliyetinin çok yüksek olduğu rivayet edilir. Eserlerinde kelam, felsefe ve tasavvufun sentezini yapmayı ve Ehl-i sünnet düşüncesini temellendirmeyi hedeflemiştir. Aynı zamanda Anadolu'da yayılma eğilimi gösteren Bâtınî-Safevî propagandalarına karşı da daima teyakkuzda olmayı sürdürmüştür. Bu düşünceleri onun medreselerdeki öğretim metoduna da yön vermiş olmalıdır. Çok yönlülüğüyle dikkat çeken Kemalpaşazâde zeki, meseleleri ferasetle değerlendiren, münazara ve tenkitten hoşlanan, ciddi bir âlim olup verdiği fetvalarla Osmanlı toplumunda birçok uygulamanın yerleşmesine öncülük etmiş, Osmanlı kanunnamelerinin hazırlanmasında etkin olmuştur. XVI. yüzyılda Osmanlı uleması arasında yoğun bir şekilde tartışılan para vakıflarının meşruiyetine dair tespit edilebilen ilk müstakil çalışma ona aittir.

En bilinen talebesi Ebüssuûd Efendi'dir. İlmî kimliği hakkında devrin âlimleri de pek çok övücü ifadeler kullanmıştır. Kendisi gibi bir tarih yazarı olan Peçevî İbrâhim Efendi'ye göre "Dünyadaki bütün bilginlerin en erdemlisi, hocaların en büyüğü, şeriatın güneşi, erdemin kaynağı, benzerinin dünyaya gelmediği bir âlimdir." Yazan bir müellif olarak Türkçe, Arapça ve Farsça iki 200'ü aşan eser vermiştir. Eserlerinin otuz altısı Ahmed Cevdet Paşa tarafından Resâil-i İbn Kemâl adıyla, 100'ün üzerinde risalesi de Mecmûu Resâili'l-Allâme İbn Kemâl Paşa adıyla Mâhir Edib Cenûş ve arkadaşları tarafından 2018 yılında İstanbul'da Dârü'l-Lübâb li'd-Dirâsât ve Tahkîku't-Türâs adıyla sekiz cilt halinde yayımlanmıştır.

Osmanlı ilim ve eğitim tarihinde mühim yerleri olan bu eserlerin önemli bir kısmı alanlarına göre aşağıdaki şekilde tasnif edilebilir: Akait, Kelam ve Felsefe Alanında: Risâletü'l-Münîre (Münîretü'l-İslâm), Akaid-i İslâm, Risâle fî Tahkîki'l-Îmân, İhtilâfü'l-Mâtürîdiye ve'l-Eş'ariye, Hâşiye alâ Tehâfüti'l-Felâsife li-Hocazâde. Tefsir Alanında: Tefsîru Kemâlpaşazâde (Sa'd sûresinin sonuna kadardır). Tefsîru Sûreti'l-Mülk, Hâşiye alâ Envâri't-Tenzîli'l-Beyzâvî, Hâşiye alâ Hâşiyeti'ş-Şerîf el-Cürcânî ale'l-Keşşâf. Hadis Alanında: Şerh-i Hadîs-i Erbaîn, Risâle fi't-Tevfîk beyne'l-Hadîseyn fi'l-Fakr, Risâle fî Ebeveyni'n-Nebî. Fıkıh ve Fıkıh Usulü Alanında: Tağyîrü't-Tenkîh, el-Îzâh Şerhi'l-Islâh fi'l-Fıkhi'l-Hanefî, Furûku'l-Usûl, Mühimmâtü'l-Müftî, Tabakatü'l-Fukahâ, Fetâvâ. Tarih, Dil ve Edebiyat Alanında: Tevârîh-i Âl-i Osmân, İbn Tağrîberdî'nin en-Nücûmü'z-Zâhire fî Mülûki Mısır ve'l-Kahire'sinin Türkçe tercümesi. Divan, Nigâristân, Yûsuf u Zelîha, Kasîde-i Bürde Tercümesi, Risâletü Meziyeti'l-Lisâni'l-Fârisî alâ Sâiri'l-Elsine mâ Hala'l-Arabiye, Muhîtü'l-Luga.

Kaynakça

Ahmed Cevdet Paşa. Resâil-i İbn Kemâl. İstanbul 1316.

Atsız, Nihal. “Kemal Paşa Oğlu’nun Eserleri”. Şarkiyat Mecmuası. 6 (1966), s. 74, 76.

Bursalı Mehmed Tâhir. Osmanlı Müellifleri. İstanbul 1333, I, 233.

Dalkıran, Sayın. İbn-i Kemal ve Düşünce Tarihimiz. İstanbul 1997.

Demir, Halis – Çaltılı, Kemal. “İbn Kemal Üzerine Yapılan İlmî Çalışmalar”. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi. 7/1 (2019), s. 151-178.

İbn Kemal. Tevârih-i Âl-i Osman I. Defter. haz. Ş. Turan. Ankara 1970; VII. Defter. haz. Ş. Turan. Ankara 1991; X. Defter. haz. Ş. Severcan. Ankara 1996.

a.mlf. Risâletü’l-Münîre. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 1188, vr. 29b-30b.

a.mlf. Mühimmâtü’l-Müftî. Süleymaniye Ktp., Çorlulu Ali Paşa, nr. 280.

İlmiye Salnâmesi. İstanbul 1334.

Mecdî, Mehmed. Hadâiku’ş-Şekāik. nşr. A. Özcan. İstanbul 1989, s. 381.

Parmaksızoğlu, İsmet. “Kemal Paşa-zâde”. İA. 1967, VI, 561.

Saraç, M. Ali Yekta. Şeyhülislâm Kemalpaşazâde. İstanbul 1999, s. 14.

Turan, Şerafettin. “Kemalpaşazâde”. DİA. 2002, XXV, 238-240.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kemalpasazade

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

KEMALPAŞAZÂDE (1469-1534)

Müderris, şeyhülislam ve tarihçi.