A

ANSİKLOPEDİ

Değişik konulara ait bilgileri alfabetik veya tematik olarak sunan eserler.

  • ANSİKLOPEDİ
    • Azmi ÖZCAN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 20.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/ansiklopedi
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    ANSİKLOPEDİ
ANSİKLOPEDİ

Değişik konulara ait bilgileri alfabetik veya tematik olarak sunan eserler.

  • ANSİKLOPEDİ
    • Azmi ÖZCAN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 20.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/ansiklopedi
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    ANSİKLOPEDİ

Ansiklopediler yazıldıkları dönemlerdeki insan üretimi bilgi birikimi ile kişi, tabiat, çevre, devlet, toplum, kültür, olgu ve olaylara dair malumatı belli bir sistem dahilinde ortaya koyarlar. Bir tek kişi tarafından yazılabileceği gibi sayıları yüzler hatta binlerle ifade edebilecek yazarların katılımıyla da hazırlanabilir.

Ansiklopedi kavramının kökeninin Grekçe enkyklkios ile paideia veya Latince encyclopedie kelimelerine dayandığı düşünülmektedir. Kavramın ifade ettiği anlam bakımından bu mahiyetteki eserlerin Antikçağ'dan itibaren, dünyanın kadim medeniyetlerinde bulunmuş olması tabiidir. Tespit edilebilen ilk örneklerden birinin, milattan önce 370 yıllarında Speusippos'un hazırladığı Similitudes olduğu kaydedilir. Roma döneminde ise milattan önce 50'li yıllarda, dil, mantık, geometri, tıp, mimari, matematik ve astronomi gibi alanlarla ilgili yazılmış olan M. T. Varro'nun Disciplinarum libri IX adlı çalışması ilklerdendir. Aynı dönemlerde V. Flaccus tarafından hazırlanan Verbarum Significatum adlı eser konuları alfabetik düzen içinde ele almış olmasıyla önemli görülür. Yine Romalı bir bilgin ve devlet adamı olan Plinius (ö. 79) tarafından hazırlanan Historia Naturalis başlıklı eser esasen genel bir tabiat tarihi olmakla birlikte gerek düzeni gerekse çok yazarlı bulunuşu yönüyle sonraki ansiklopedik çalışmalar üzerinde etkili olmuştur. Yazıldıkları dönemin ilim kültür birikimleri ve anlayışları konusunda aynı zamanda bir durum tespiti konumunda olan bu tür eserlerin Ortaçağ'daki karakteristik özelliği tamamen dinî muhtevalı konular üzerine yoğunlaşmalarıdır.

İlerleyen yıllarda Avrupa'da tecrübe edilen Rönesans, Reform ve Aydınlanma süreçlerinin yansıması bu tür eserlerde de kendisini göstermiştir. Ansiklopedi kelimesinin bir yayın türünün genel adı olarak kullanılması bazı eserlere isim olarak verilmesi ve günümüzdeki mânasında anlaşılmasının XVIII. yüzyılda Diderot ve arkadaşlarının Encyclopédie'yi yayımlamalarından sonraki tarihlere rastladığı düşünülmektedir. Bu döneme bu yönüyle ansiklopediler çağı da denilmiştir.

Süreç içinde hem değişen bilim zihniyetindeki ilahiyat etkisinin yerini akıl ve bilim odaklı yaklaşımlara bırakmaya başlaması hem de özellikle matbaanın kullanımından sonra mevcut bilginin belli bir form ve düzen içinde sunulması söz konusu olmuştur. Böylece ansiklopediler bilimsel bilgiyi topluma yaymada giderek en önemli araçlardan biri olmuş ve XVII. yüzyıldan itibaren ansiklopedi kültüründe bütüncül yaklaşımlar kendisini belirgin hale getirmiştir. Bu yüzyılda J.H. Alsted'in gelecek nesillere geçmişin bir bilgi birikimini sunmak olarak değerlendirdiği çalışmaları Encyclopedia Scientiarum Omnium, 1620, Encyclopedia Septem Tomis Distincta ise 1630 tarihlidir. J.A. Cseri'nin Magyar Encyclopaedia'sı (1655), L. Moréri'nin Le Grand Dictionnaire Historique'sı (1674), A. Furetière'nin Dictionnaire Universel des Arts et Sciences (1690) ve P. Bayle'nin Dictionnaire Historique et Critique'i (1697) aynı yüzyılın önemli çalışmalarındandır.

XVIII. yüzyılın başlarında E. Chambers, Cyclopaedia or an Universal Dictionary of Arts and Sciences (1728) adlı tanınmış eserini neşretmiştir. Aşağı yukarı aynı dönemde Fransa'da Diderot ve d' Lambert'in hazırladığı on yedi ciltlik Ansiklopedi ise bir dönüm noktası olarak bilinir. Tam anlamıyla bir aydınlanma manifestosu niteliğinde olarak değerlendirilen eserde yüzden fazla yazar on binlerle ifade edilen madde yazmış, eserin pek çok baskısı yapılmıştır. 1768'de ise ünlü Encyclopaedia Britannica yayımlanmaya başlanmış ve 1771'de tamamlanmıştır. Böylece XVIII. yüzyılın sonlarına gelindiğinde Batı'da ansiklopedi yayını neredeyse kurumsallaşmıştır. Artık ansiklopedilerin birinci, ikinci, üçüncü baskıları söz konusu olmaya, her baskıya ilaveler yapılarak bilgi güncellemeleri yapılmaya başlanmıştır. Özellikle Encyclopaedia Britannica zaman içerisinde devamlı surette kendini yenileyerek cilt sayısını arttırmış, birçok dile çevrilmiş ve kendinden sonra çıkan birçok ansiklopediyi de etkilemiştir.

XIX. yüzyılda ansiklopedi neşriyatı bütün dünyada hızla artmaya başlamıştır. Bu yüzyılın başlarına ait P. Larousse'un (1817-1875) Grand Dictionnaria Universel başlıklı eseri yeni gelenek içerisinde hazırlanmıştır. Daha sonra A. Rees, The New Cyclopaedia'yı (1820); T. Coloridge, Encyclopaedia Metropolitana'ı (1845); Almanya'da F.A. Brockhaus, La Grand Encyclopédie'yi (1902) hazırlamış; Rusya'da Entsiklopedicheskii Slovar (1895); Polonya'da Wielka Encyklopedia Powszechna (1892); Danimarka'da Salmonsens Konversations Leksikon (1911) hazırlanmıştır. Bütün bu çalışmalar Bulgarlar'ın çıkardıkları Enciklopedičeski Rečnik'le (1907) beraber XIX. yüzyılın önemli ansiklopedileri arasında görülür.

XX. yüzyılın başından itibaren ansiklopedilerin kurumsal hususiyetleri daha da ön plana çıkmış bir yandan hemen her bilgi alanında tematik çalışmalar yaygınlaşırken aynı zamanda dünyanın büyük kültürleri ve iddialı milletleri de kendi ansiklopedilerini çıkarma yarışına girişmişlerdir. Batıda, XVIII. yüzyıldan itibaren dünyanın diğer toplum, kültür ve devletlerine dair de kapsamlı ansiklopediler hazırlanmaya başlanmıştır. Türk İslam kültürüne dair The Encyclopaedia of Islam (1913-1936) oryantalistlerce hazırlanmış ve Hollanda'da E.J. Brill Yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Eser 1954 yılından itibaren ikinci baskısıyla güncellenmiş olup günümüzde de üçüncü baskısı yayımlanmaktadır. Bu ansiklopedi 1940-1988 yılları arasında, tercüme, telif ve tadil gibi katkılarla Türkçe'ye tercüme edilip Türkiye'de de yayımlanmıştır (bk. MEB İslam Ansiklopedisi).

İslam tarihinde İslamî ilimlerin doğuşundan özellikle de Beytülhikme'den itibaren ansiklopedik eserler görülmeye başlanmıştır. Bunların büyük çoğunluğu biyografik bilgiler ihtiva eden tabakat ve rical kitapları ile tezkire türü eserlerdir. İlk ansiklopedik türden eserler arasında Câhiz'in (ö. 868) "hayvanlar ansiklopedisi" anlamında Kitâbü'l-Hayevân ve edebiyata dair el-Beyân ve't-Tebyîn, önemlidir. Daha sonra İbn Kuteybe (ö. 889) Uyûnü'l-Ahbâr; Dîneverî (ö. 895) Kitâbü'n-Nebât, Hârizmî (ö. 997) Mefâtîhu'l-Ulum gibi önemli çalışmalar yapmışlardır. Fârâbî'nin (ö. 950) İhsâü'l-Ulûm ve't-Ta'rîf bi-Ağrâzıhâ adlı kitabı ise kendisinden sonraki benzer eserlere tesir etmiştir. İbnü'n-Nedîm'in (ö. 995) el-Fihrist'i de bu yüzyılın bilimler tarihi ansiklopedisi klasiklerinden kabul edilir. X. yüzyılda Basra'da ortaya çıkan dinî, siyasî ve felsefî bir topluluğun ürettiği İhvân-ı Safâ risaleleri ise İslam dünyasının ilk ansiklopedisi olarak değerlendirilir.

İbn Sînâ'nın (ö. 1037) er-Risâle fî Aksâmi'l-Ulûmi'l-Akliyye, eş-Şifâ' ve el-Kanûn fi't-Tıb'bı ile Bîrûnî'nin (ö. 1051) Kitâbü't-Tahkîk ve el-Âsârü'l-Bâkıye ani'l-Kurûni'l-Hâliye gibi eserleri de XI. yüzyılın dikkat çeken örnekleri arasındadır.  XII. yüzyılda ise Râgıb İsfahânî'nin (ö. 1108) Muhâdarâtü'l-Üdebâ'sı; Gazzâlî'nin (ö. 1111) İhyâü Ulûmi'd-Dîn'i; Fahreddin Râzî'nin (ö. 1210) Hadâiku'l-Envâr fî Hakaiki'l-Esrâr; Yâkût Hamevî'nin (ö. 1228), Mu'cemü'l-Büldân;  XIII. yüzyılda Kazvînî'nin (ö. 1283) Müfîdü'l-Ulûm ve Acâibü'l-Mahlûkat gibi eserleri ile bu tür çalışmalar devam etmiştir. XIV. yüzyıldan itibaren de Cürcânî (ö. 1413) Makalîdü'l-Ulûm; Kalkaşendî (ö. 1418) Subhu'l-A'şâ; Molla Fenârî (ö. 1435) Ünmûzecü'l-Ulûm; Taşköprizâde eş-Şekaiku'n-Nu'mâniyye fî Ulemâi'd-Devleti'l-Osmâniyye; Kâtip Çelebi (ö. 1657) Keşfü'z-Zunûn an Esâmi'l-Kütüb ve'l-Fünûn ve Erzurumlu İbrâhim Hakkı (ö. 1780) Mârifetnâme gibi ansiklopedik nitelik gösteren önemli eserler ortaya koymuştur.

XIX. yüzyıla gelindiğinde ise Batı tarzı ansiklopedi yazma girişimleri başlamış ve ansiklopedik eserlerin çoğunluğu Batı ansiklopedilerinin tesirinde gelişme göstermiştir. Buna karşı, Batı toplum, devlet, kültür vb. beşerî konuları tanımlayan ve betimleyen ansiklopedilerin başlangıç düzeyinde olduğu söylenebilir. XIX. yüzyılın sonlarında Ali Suâvi, 1869 yılında Paris'te Kamûsü'l-Ulûm ve'l-Maârif adı altında resimli eserini neşretmeye başladıysa da, bir bütün olarak Türkçe'de tamamlanan ilk çalışma Yağlıkçızâde Ahmed Rifat Efendi'nin Lügat-ı Târihiye ve Coğrafiye isimli eseri (1883-84) olmuştur (bk. Lügat-ı Târihiye ve Coğrafiye). 1888 yılında, Şemseddin Sâmi Kamûsü'l-A'lâm adlı meşhur altı ciltlik tarih ve coğrafya ansiklopedisinin yayımına başlamış ve 1899'da bitirebilmiştir (bk. Kamûsü'l-A'lâm). 1890'de Mehmed Süreyyâ Bey Osmanlılar devrinde yaşamış 20.000 civarında şahsın biyografisini ihtiva eden Sicill-i Osmânî adlı eserin neşrine başlamıştır. Daha sonra Kolağası Ali Cevad'ın Memâlik-i Osmâniye'nin Târih ve Coğrafya Lügatı (1899) adındaki eseri gelir. Bunlar dışında mesela matematikçi Sâlih Zeki'nin Kamûs-ı Riyâziyât ve Âsâr-ı Bâkıye gibi akim kalmış girişimler de vardır.

Batılı tarzda, tabii ve beşeri dünyayı kapsayacak mahiyette, kapsamlı ve resimli ansiklopedi hazırlama çalışması felsefeci Emrullah Efendi tarafından 1900'de başlatılmıştır. Ancak bu girişim bir cilt yayımlandıktan sonra devam etmemiştir. Emrullah Efendi, Maarif nazırı olduğu sırada, daha önce teşebbüs edip devamını getiremediği ansiklopediyi sürdürmek için Veliaht Yûsuf İzzeddin Efendi'nin himayesinde 1910 yılında Muhîtü'l-Maarif Cemiyeti'ni kurmuş ve burada devrin önde gelen muharrir ve mütefekkirlerini (132 kişi) toplamıştır. Derneğin neşriyatı olarak Yeni Muhîtü'l-Maârif'i yayımlamaya başlamıştır. Bu teşebbüsten de kapsamlı bir ansiklopedi çıkmamıştır. XX. yüzyılda Bursalı Mehmed Tâhir'in 1914'te basılan Osmanlı Müellifleri ise bir ansiklopedi olmaktan çok kendinden sonraki ansiklopedilere kaynak teşkil edecek biyobibliyografik bir çalışmadır.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında Maarif Vekâleti tarafından kapsamlı bir maarif (eğitim) ansiklopedisi hazırlanması tasarlanmışsa da hayata geçirilememiştir. Harf devriminden kısa bir süre önce Sabiha Sertel, Zekeriya Sertel ve Faik Sabri Duran tarafından iki ciltlik, tamamıyla Batı değer ve bilgi dünyasıyla dolu kapsamlı bir Çocuk Ansiklopedisi hazırlanmıştır. Eser kısa bir süre sonra yeni alfabe ile tekrar yayımlanmıştır.

Özellikle alfabe devriminden sonra yeni nesle uygun bir tercihle yeni ansiklopediler hazırlanmaya başlanmıştır. Türkçe'de ansiklopedi kelimesi çeşitli alanlarla ilgili yapılan çalışmalarda yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Bu çerçevede zaman içerisinde yayımlanan ansiklopedik eserlerin bazıları şunlardır: İbrahim Alâeddin Gövsa Meşhur Adamlar (1933) Türk Meşhurları Ansiklopedisi (1945); İbnülemin Mahmud Kemal Son Asır Türk Şairleri (1930) ve Osmanlı Devrinde Son Sadrıazamlar (1953); M. Zeki Pakalın Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü (1956); Mithat Sertoğlu Resimli Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi (1958); E. Üzümeri, S. Dinçer ve S. Kazancı, Türkiye Ansiklopedisi (1958); Hayat Yayınları, Hayat Ansiklopedisi (1963); Kaynak Yayınları, Türkiye Ansiklopedisi (1974); M. Ekrem Uykucu, Cumhuriyet Tarihi Ansiklopedisi (1973); Arkın Kitabevi, Cumhuriyet Ansiklopedisi (1972); Görsel Yayınlar, Anadolu Uygarlıkları Ansiklopedisi (1982); 20. Yüzyıl Ansiklopedisi (1985), Görsel Bilim-Teknik Ansiklopedisi (1986); Görsel Büyük Genel Kültür Ansiklopedisi (1989); Alfabetik Okul Ansiklopedisi (1991); Ötüken Yayınları, Yeni Türk Ansiklopedisi (1985); Gelişim Yayınları, Gelişim Hachette (1986); Türk ve Dünya Tarihi Ansiklopedisi (1986); Meydan Larousse, Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi (1990); İletişim Yayınları, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi (1986); Tanzimat'tan Cumhuriyet'e Türkiye Ansiklopedisi (1986); Çağdaş Liderler Ansiklopedisi (1987); Sosyalizm ve Sosyal Mücadeleler Ansiklopedisi (1990); Ana Yayıncılık, Ana Britannica (1991), Temel Britannica (1991); Anadolu Yayıncılık, Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi (1983); Yapı Kredi Yayınları, Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi (1999); Anadolu Yayıncılık, Yurt Ansiklopedisi (1984); Türkiye Diyanet Vakfı, İslâm Ansiklopedisi (1988).

Ayrıca değişik alanlarla ilgili tematik ansiklopediler de yayımlanmıştır: Sami Öngör Devletler ve Ülkeler Ansiklopedisi (1967), Remzi Kitapevi; Mustafa Nihat Özön ve Baha Dürder Türk Tiyatrosu Ansiklopedisi (1967); Yılmaz Öztuna Türk Musikisi Ansiklopedisi (1969); Cem Atabeyoğlu Spor Ansiklopedisi (1972); Cemil Sena Filozoflar Ansiklopedisi (1976); Atilla Özkırımlı Türk Edebiyatı Ansiklopedisi (1982); Süleyman Ateş Kur'an Ansiklopedisi (2002); Dergâh Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (2002).

Aynı şekilde son yıllarda Türkiye'de şehir ansiklopedileri neşriyatında bir artış gerçekleşmiştir (https://turkbibliography.com). Elektronik ortamda yayımlanan kapsamlı ansiklopedilerden biri Büyük İstanbul Tarihi Ansiklopedisi (https://istanbultarihi.ist/), bir diğeri de Atatürk Ansiklopedisi'dir (https://ataturkansiklopedisi.gov.tr). TÜBİTAK tarafından hem matbu hem elektronik ortamda yayımlanan Sosyal Bilimler Ansiklopedisi de (https://ansiklopedi.tubitak.gov.tr/) en yeni ansiklopedik çalışmalardan biridir. En son yayımlananı ise Kocaeli Ansiklopedisi'dir (2023).

Günümüz dünyasında ansiklopedi yayımcılığı özellikle internet imkânlarıyla çok gelişmiş ve çeşitlenmiştir. Özellikle 1950'lerden sonra irili ufaklı, bazıları açıklamalı sözlük kapasitesinde eğitim ansiklopedileri yayımlanmıştır. Bunların kahir ekseriyeti bireysel girişimlerdir. İsmail Hakkı Tonguç tarafından 1952 yılında hazırlanan ancak üzerine ismi yazılmayan Öğretmen Ansiklopedisi ve Pedagoji Sözlüğü alanın ilklerinden sayılır. 1966'da yayımlanan tek ciltlik Eğitim Ansiklopedisi ve Tonguç'un eseri, Türkiye'nin tarihi ve kültürel eğitim birikiminden ziyade modern eğitim kavram ve kurumlarını ön plana çıkarmıştır. İlerleyen tarihlerde Ruşen Alayoğlu - A. Ferhan Oğuzkan tarafından küçük ebatta Ansiklopedik Eğitim Sözlüğü (1976) neşredilmiştir. Nurettin Fidan'ın Eğitimde Yeni Kavramlar ve İlkeler (1977), Mustafa Girgin'in Öğretmen Sözlüğü (2013) açıklamalı sözlük niteliğindedir. Sözlük ve ansiklopedi arasında bir tür olarak Remzi Öncül'ün Eğitim ve Eğitim Bilimleri Sözlüğü başlıklı iki ciltlik çalışması ise eğitim kavramlarını ve terimlerini farklı dillerdeki karşılıklarıyla vermesi ve açıklaması bakımından kendine özgüdür. Hasan Güneş'in Eğitim Bilimleri Terimleri Sözlüğü ile (2015) Özcan Demirel'in Eğitim Sözlüğü (2020) ansiklopedik bir tarz göstermez. Mustafa Gündüz tarafından hazırlanan Ansiklopedik Türk Eğitim Tarihi Sözlüğü (2002) ise, Türk eğitim tarihinin, kurumlar, kavramlar, eserler, kişiler ve araç gereçler bakımından açıklamalı bir şekilde listelenmesini ihtiva etmektedir. Türkiye Maarif Vakfı ve TÜBA marifetiyle 2020 yılında çalışmalarına başlanan ve Cumhuriyet'in 100. yılında ilk cildi yayımlanan Türk Maarif Ansiklopedisi ise (www.turkmaarifansiklopedisi.org.tr) Türkiye'de şimdiye kadar hazırlanmış en kapsamlı eğitim ansiklopedisidir.

TÜRKİYE'DE YAYIMLANAN BAZI ANSİKLOPEDİLER

Eser

Cilt

Yıl

Kamûsü'l-Ulûm ve'l-Maârif

5 (Forma)

1870'ler

Lugat-ı Tarihiye ve Coğrafiye

7

1881

Kamûsü'l-A'lâm

6

1889

Muhîtü'l-Maârif

1

1900

Çocuk Ansiklopedisi

4

1927

Hayat Ansiklopedisi

10

1961

Meşhur Adamlar Ansiklopedisi

4

1933

Son Asır Türk Şairleri Ansiklopedisi

4

1930

İslâm Ansiklopedisi

15

1940

İnönü Ansiklopedisi (4. Ciltten sonra "Türk Ansiklopedisi" olarak basıldı)

33

1943

Sanat Ansiklopedisi

5

1943

Cumhuriyet Ansiklopedisi

11

1968

Meydan Larousse Büyük Lugat ve Ansiklopedi

33

1969

Resimli Yeni Lugat ve Ansiklopedi

1

1975

Ana Britannica

32

1986

Yurt Ansiklopedisi

10

1983

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

10

1983

Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi

10

1983

Tanzimattan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi

7

1986

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi

8

1977

Yeni Türk Ansiklopedisi

12

1985

Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi

44

1988

Yaşamları Yapıtları ile Osmanlılar Ansiklopedisi

2

1999

Türkler Ansiklopedisi

21

2002

Türk Maarif Ansiklopedisi

6

2024

Kaynakça

Adıvar, A. Adnan. Osmanlı Türklerinde İlim. İstanbul 1970, s. 14.

Aykut, Ayhan. Türkiye’de Ansiklopediciliğin Doğuşu ve Gelişmesi. YLT, İstanbul Üniversitesi, 1989.

a.mlf. “Ansiklopedi”. DİA. 1991, III, 217-227.

Burke, Peter. Bilginin Toplumsal Tarihi. çev M. Tunçay. İstanbul 2013.

Collison, Robert. Encyclopaedias: Their History Throughout the Ages. London 1964.

Gündüz, Mahmut. “İslâm’da İlk Ansiklopediler”. Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni. 15/1 (1976), s. 5-36.

Furat, Ahmet Subhi. “İslâm Edebiyatında Ansiklopedik Eserler (h. IV.-IX/m. X.-XV. Asırlar)”. İslâm Tetkikleri Enstitüsü Dergisi. 7/3-4 (1979), s. 211-232.

Özel, Ahmet. “İslam Dünyasında Ansiklopediler”. İslam ve Klasik. haz. S. Erdem - M. Cüneyt Kaya. İstanbul 2008, s. 379-404.

Rd. Mck v.dğr. “Encyclopaedia”. Encyclopaedia Britannica. Chicago 1972, VIII, 363-378.

Tekin, Engin Cihad. “Kitap Tarihi Araştırmalarının Önemli Bir Alanı: Ansiklopedilerinin Gelişimi ve Ansiklopedi Kültürü Araştırmalarının Önemi”. Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. 11/2 (2020), s. 195-214.

Ünver, A. Süheyl. Şarkta Ansiklopedik Eserler Üzerine / Sur les ouvrages encyclopédiques en orient (ayrı basım). İstanbul 1935.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/ansiklopedi

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

ANSİKLOPEDİ

Değişik konulara ait bilgileri alfabetik veya tematik olarak sunan eserler.