A

GALATASARAY LİSESİ

İstanbul 1868’de açılan orta dereceli eğitim kurumu.

  • GALATASARAY LİSESİ
    • Emel ENGİN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 15.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/galatasaray-lisesi
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    GALATASARAY LİSESİ
GALATASARAY LİSESİ

İstanbul 1868’de açılan orta dereceli eğitim kurumu.

  • GALATASARAY LİSESİ
    • Emel ENGİN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 15.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/galatasaray-lisesi
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    GALATASARAY LİSESİ

Galatasaray Lisesi Beyoğlu'nda kurulmuş bir eğitim kurumudur. Okulun binası 1481 yılından bu yana Galata Sarayı olarak bilinir. Galatasaray ismiyle faaliyet gösteren eğitim kurumlarının tarihî sürecine baktığımızda üç dönem ile karşılaşırız. Bunlar Enderun, Tıp Mektebi ve Mekteb-i Sultânî dönemidir. Mekteb-i Sultânî bünyesinde ayrıca Dârülfünûn-ı Sultânî adı ile bir yükseköğretim kurumu da (1874-1881) yer almıştır. Eğitim alanında faaliyet gösteren bu kuruluşların hepsi bugünkü lise binasının bulunduğu sahada yer almış ve "Galatasaray" adıyla da anılmışlardır. Dolayısıyla 1481'den günümüze kadar devam eden bir tarihsel süreklilik vardır.

Rivayete göre Sultan II. Bayezid (1481-1512) Galata Sarayı Enderun Mektebi'nin kurulduğu 1481 yılında bir av dönüşünde Beyoğlu sırtlarında istirahat etmek üzere bir kulübeye girer. Burada Gülbaba olarak bilinen bir ihtiyarla karşılaşır. Sultan, Gülbaba'nın ikramından ve sohbetinden oldukça hoşlanır. Kendisine bir isteğinin olup olmadığını sorar. Gülbaba ise şu anda lisenin bulunduğu Beyoğlu sırtlarını padişaha göstererek orada bir mektep yapılması isteğinde bulunur. Böylece Galata Sarayı adı verilen bina yapılır. O zamanların şartlarında oldukça muntazam ve takdir toplayan bir okul açılmış olur. Galata Sarayı Mektebi 1481 yılından 1868'e kadar çeşitli değişikliklere uğramıştır. Bu bağlamda, Galata Sarayı Enderun Mektebi binasında 1838 yılından itibaren Galata Sarayı Tıp Mektebi faaliyet göstermiştir. Askerî tıbbiye burada eğitime devam ederken 1848 yılında bir yangın geçirir. Bu tarih itibariyle mektepte on beş Mûsevî, yirmi dokuz Ermeni, kırk Rum, üç yüz Türk öğrenci eğitim görmektedir (bk. Mekteb-i Tıbbiye-yi Şâhâne). Yangının ardından okul, Hasköy'de yer alan Humbarahane Kışlası'na taşındı. Dönemin padişahı olan Sultan Abdülmecid, Galata Sarayı binasını yeniden yaptırmak için faaliyete geçer. Günümüzde Galatasaray Lisesi'ne ev sahipliği yapan yeni binanın inşaatı 1862 yılında Sultan Abdülaziz tarafından tamamlandı. Bina tamamlandıktan sonra Askerî Tıbbiye Mektebi yine bu binaya taşındı ve altı yıl boyunca eğitimine devam etti. 1868 yılında Mekteb-i Sultânî'nin açılmasıyla birlikte Galatasaray'da eğitim gören askerî tıbbiye mektebinin talebeleri Beyoğlu'ndan Gülhane'ye taşındılar. 1 Eylül 1868 tarihinden itibaren Beyoğlu'ndaki binada ise Mekteb-i Sultânî olarak adlandırılan okul eğitime başladı.

Sultan Abdülaziz 1867 yılında yaptığı Avrupa seyahatinde gördükleri karşısında etkilenmiş ve başta eğitim olmak üzere çeşitli alanlardaki icraatlarının ülkemizde de uygulanması gereğine inanmıştı. Dönemin devlet adamları Fuat ve Âli paşalar da bu hususta onunla fikir birliği içindeydiler. Ayrıca Fransa elçisi M. Bourrée de devletin muhtelif şehirlerinde liseler açması hususunda teşvik ediyordu. Böylece öğrencilerin, ebeveynlerinin gözetimi altında tahsillerini tamamlamaları sağlanacak ve millet gözetmeksizin fennî ve edebî bilgiler verilecek okulların yapılması kararlaştırıldı.

Yeni mektebin Beyoğlu'ndaki tıbbiye binasında açılması kararlaştırıldı. Bu okul daha sonraları diğer vilayetlerde açılacak olan mekteplere emsal teşkil edecekti. Mekteb-i Sultânî'de öğretim esas itibariyle Fransızca olacak lakin bazı dersler Türkçe işlenecekti. Okulun müdürü, bazı öğretmenler ve ders nazırı "müdîr-i sânî" unvanıyla bir Fransız olacaktı. Sosyal bilimler ağırlıklı dersler Türkçe, fen bilimleri ağırlıklı dersler ise Fransızca olarak okutulacaktı. Mektepte müslüman ve gayrimüslim öğrenciler bir arada okuyacaklardı. Okula ilgi gösteren Fransa bu vesile ile doğudaki nüfuzunu arttırma çabasındaydı.

1 Eylül 1868 tarihinde Mekteb-i Sultânî 341 talebesi ile beraber eğitim öğretime başladı. Bu öğrencilerden otuz dördü Bulgar, otuz dördü Mûsevî, otuz altısı Rum, kırk sekizi Gregoryen Ermeni, yirmi üçü Katolik Latin, on dokuzu ise Katolik Ermeni, yüz kırk yedisi müslüman idi. Dışarıdan ders takip etmek isteyenler için de okulda bir sınıf tahsis edilmişti.

Okulun açılışıyla birlikte bazı tepkiler de oldu. Mûsevîler, hıristiyan bir müdürün idaresindeki okula çocuklarını göndermekten imtina etmişlerdi. Rumlar ise Yunanca'nın ders programları arasında bulunmamasından rahatsız olmuşlardı. Rusya Fransa'nın nüfuzunun artmasından duyduğu endişe ile Mekteb-i Sultânî'ye karşı idi. Katolikler de çeşitli milletlere mensup öğrenciler arasında Katolik çocuklarının itikatlarının bozulacağını düşünmekteydi. Öyleki papa, mektebe Katolik öğrencilerin gitmesini yasakladı. Bu yasak Fransa'nın girişimiyle kaldırıldı.

Mekteb-i Sultânî, İstanbul basınında iyimserlikle karşılandı. Gazeteler, çocuklarını okutmak isteyen aileler için çok güzel bir fırsatın oluştuğunu, avrupaî anlayışa sahip olan bu okulun, meyvelerini vermeye başladığında ülke için önemli katkılar sağlayacağını yazdılar. Bu dönemde Avrupa'da bulunan Ziya Paşa ve Namık Kemal gibi Yeni Osmanlılar ise okulun açılmasını tenkit ettiler. "Bir Türk çocuğunu keçi sakallı Fransız hocaların eline bırakmanın zararlı olduğu" şeklinde yorumlar yaptılar. Karşıt tüm görüşlere rağmen başta Sultan Abdülaziz olmak üzere Sadrazam Âli Paşa ve mektebin kuruluşuna ön ayak olan diğer devlet adamları, ülkenin geleceği olarak gördükleri bu okulun faaliyette kalması için büyük gayret gösterdi. Sonuçta Mekteb-i Sultânî öğretime başladı ve giderek ülkenin en önemli eğitim kurumlarından biri haline geldi.

Esasen böyle bir okula ihtiyaç olduğu Osmanlı devlet adamları tarafından hissediliyordu. Mekteb-i Sultânî'nin kuruluşunda Fransa'nın katkısı eğitim sistemi açısından emsal teşkil etmesinin yanı sıra bazı muallimlerin teminine yönelikti. Fransız muallimlerin aylıkları Osmanlı Devleti tarafından ödenmekteydi. Müfredatın hazırlanmasında da Fransız eğitim sistemi örnek alındı fakat uygulamada farklılıklar oluştu. Ülke ihtiyaçları göz önünde bulundurularak o dönem Fransız liselerinde daha az önem verilen temel bilimler, matematik, tarih, muhasebe, teknik resim, coğrafya gibi dersler Mekteb-i Sultânî'de ağırlığı teşkil etti. Ayrıca Farsça, Arapça ve din dersi de okulun müfredatında yer aldı.

Mekteb-i Sultânî'nin kuruluşundan Cumhuriyet dönemine kadar sırasıyla Mösyö de Salve, Vahan Efendi, Fotyadi Bey, Sava Paşa, Ali Suâvi Bey, Ali Nizâmi Paşa, Halil Efendi, Karaca Paşa, İsmâil Bey, Abdurrahman Şeref Bey, Emrullah Bey, Mustafa Azmi Bey, Tevfik Fikret Bey, Sâlih Zeki Bey, Sâlih Ârif Bey, Aynizâde Hasan Tahsin Bey müdürlük yaptılar. Bunlar arasında İsmail Bey, Abdurrahman Şeref Bey ve Tevfik Fikret gibi isimler uygulamalarıyla okulda önemli izler bıraktılar.

Okulun bünyesinde 1874 yılında Dârülfünûn-ı Sultânî ismiyle bir yükseköğretim kurumu açıldı. Hukuk, Mühendislik ve Edebiyat şubelerinin bulunduğu bu mektep aralıklı olarak 1881 yılına kadar hizmet verdi.

Millî Mücadele sürecinde ve sonrasında yaşanan gelişmeler Mekteb-i Sultânî'yi de etkiledi. Millî Mücadele'nin kazanılması Mekteb-i Sultânî'de de büyük bir coşku ile karşılandı. 1922-1923 ders yılı mezunları diplomalarını "Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti" adına aldılar ve Mekteb-i Sultânî adı son defa bu yıl mezun olanların diplomalarına yazıldı.

1923 yılı Ağustos ayından itibaren Mekteb-i Sultânî ismi Galatasaray Lisesi'ne dönüştü. Galatasaray Lisesi, Osmanlı döneminde olduğu gibi Cumhuriyet döneminde de önemli bir eğitim kurumu olarak faaliyetlerini sürdürdü. I. Hey'et-i İlmiye toplantısında okulun yeni pozisyonu belirlendi ve dolayısıyla 1924 yılı itibariyle yeni bir talimatname ve müfredat programı yürürlüğe girdi.

Okulun idarecileri, özellikle 1924-1929 ve 1933-1950 yılları arasında görev yapan Müdür Behçet Bey ve 1929-1933 döneminde müdürlük makamında bulunan Fethi İsmail Bey, okulun başarısı için büyük çaba göstermiş ve bunda da başarılı olmuşlardır. Galatasaray Lisesi mezunu olan Fethi ve Behçet beyler, müdürlük olarak görev yaptıkları dönemlerde talebelerin okuldaki sosyal faaliyetlerini desteklemişlerdir. Hatta Behçet Bey döneminde öğrencilerin kurduğu Talebe Sandığı hakkında bilgi alan dönemin Maarif Vekili Mustafa Necati Bey, aynı uygulamanın diğer liselerde de yapılmasını istemiştir.

Cumhuriyet döneminde Galatasaray Lisesi'nde öğrenim süresi beşi ilkokul, dördü orta kısım birinci devre, üçü ise orta kısım ikinci devre olmak üzere toplam on iki yıl olarak belirlenmişti. Okulda uygulanan müfredat ağır olup bu programa göre başarılı olan talebeler mezun olmuşlardır. Galatasaray Lisesi'nin bilgiyi öğretmek yanında öğrenciyi hayata hazırlamak gibi bir işlevi de vardı. Okulda oluşturulan birtakım öğrenci teşekkülleri sayesinde öğrenci kendini hayata hazırlama imkânı bulurdu. Okulda sosyal faaliyetler de hiç eksik olmazdı. Spor, müzik ve izcilik faaliyetleri yanında öğrenciler yayımladıkları Akademi dergisi ile de okullarının adını duyuracak başarılar elde etmişlerdir. Bu çerçevede okulda her yıl birçok sergi açılmış, tiyatro gösterileri ve konserler düzenlenmiştir. Alanlarında uzman olan Türk ve Fransız öğretmenler bu başarılarında kendilerine rehberlik etmişlerdir. Okulda görev yapan yabancı öğretmenlerle özel bir mukavele yapılmaktaydı ki bu uygulamadaki amaç eğitimde devamlılığı sağlamaktı. Bütün bunlar değerlendirildiğinde Galatasaray Lisesi'ni bitiren bir öğrencinin genellikle hayatta da başarılı olduğu gözlemlenirdi.

1930'lu yıllarda Atatürk, Galatasaray Lisesi'ne dört defa geldi ve bu okula ne kadar önem verdiğini gösterdi. 1934 yılında müfredat programıyla birlikte orta ve lise kısımlarının ders yıllarında değişikliğe gidildi. Buna göre ilkokul beş yıl olarak kalmış fakat ortaokulu oluşturan birinci devre dörtten üç yıla indirilmiş ikinci devre ise üçten dört yıla çıkarılmıştı. Lise üçüncü ve dördüncü sınıflar ise fen ve edebiyat şubesi olarak ayrılmıştı. Okulun eğitim süresi ise aynı şekilde on iki yıl olarak devam etmiştir.

Galatasaray Lisesi sonraki yıllarda da Türkiye'nin önde gelen eğitim kurumlarından biri olma vasfını devam ettirdi. 1965 yılında kız öğrenciler okula kabul edilmeye başlandı. 1968'e gelindiğinde ise Mekteb-i Sultânî'nin 100. kuruluş yılı kutlamaları sebebiyle dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle Galatasaray Lisesi'ni ziyaret etti. 14 Nisan 1992 tarihinde ise Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand ile 8. Türkiye Cumhurbaşkanı Turgut Özal arasında imzalanan protokolle ilkokul ve üniversite eğitimini de kapsayan Galatasaray Eğitim Öğretim Kurumu (GEÖK) hayata geçirildi.

Galatasaray Eğitim ve Öğretim Kurumu, 6 Haziran 1994 tarih ve 21952 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 3993 sayılı kanunla Galatasaray Üniversitesi'ne dönüştü. Kurum üniversite statüsünü almasına rağmen entegre eğitim öğretim kurumu olma özelliğini korumuş ve Galatasaray Lisesi ile ona bağlı ilkokul ve rektörlüğe bağlı öğretim birimleri olarak tanımlanmıştır. Bu yıldan günümüze kadar Galatasaray Lisesi aynı özelliğini ve Osmanlı'dan günümüze uzanan süreç içerisinde de Türk eğitim tarihindeki değerini muhafaza etmektedir.

Kaynakça

Aray, Suat. Bir Galatasaraylının Hatıraları. İzmir 1959.

De Salve. “L’enseignemet en Turquie: Le Lycée Impérial de Galata-Sérai”. Revue des deux Mondes. 5 (1874), s. 836-853.

Düzenli, Gülsün. “Mekteb-i Sultani’den Bugüne Galatasaray Lisesi”. Toplumsal Tarih. 5/26 (1996), s. 20-42.

Ebuzziya, Ziyad – Kozikoğlu, Sahir. 1921–1933 Galatasaray Tarihçesi: 1933 Mezunları ve 50 Yılları. İstanbul t.y.

Engin, Emel. Mekteb-i Sultani’den Galatasaray Lisesi’ne. İstanbul 2008.

Engin, Vahdettin. Mekteb-i Sultani. İstanbul 2003.

İsfendiyaroğlu, Fethi. Galatasaray Tarihi. İstanbul 1954.

Mehmed Ziya. Mekteb-i Sultanî. İstanbul 1334.

Sungu, İhsan. “Galatasaray Lisesi’nin Kuruluşu”. Belleten. 7/28 (1943), s. 315-347.

Sandıkçıoğlu, Muhittin v.dğr. (haz.). Galatasaray Lisesi (Mekteb-i Sultanî) 1868-1968. İstanbul 1974.

Şişman, Adnan. Galatasaray Mekteb-i Sultânîsî’nin Kuruluşu ve İlk Eğitim Yılları: 1868-1871. İstanbul 1989.

Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekâleti Galatasaray Lisesi Müfredat Programı. İstanbul 1340.

Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekâleti Galatasaray Lisesi Talimatnâmesi. İstanbul 1340.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/galatasaray-lisesi

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

GALATASARAY LİSESİ

İstanbul 1868’de açılan orta dereceli eğitim kurumu.