A

HOKAND (KOKAND)

Hokand Hanlığı’na başkentlik yapmış tarihî şehir.

  • HOKAND (KOKAND)
    • Zebiniso KAMALOVA
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 10.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/hokand-kokand
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    HOKAND (KOKAND)
HOKAND (KOKAND)

Hokand Hanlığı’na başkentlik yapmış tarihî şehir.

  • HOKAND (KOKAND)
    • Zebiniso KAMALOVA
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 10.09.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/hokand-kokand
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    HOKAND (KOKAND)

"Şehirlerin gelini" olarak da vasıflandırılan Hokand'ın (Kokand, Kukan, Havakend) "Rüzgârların şehri" mânası daha yaygın kabul görmüştür. Fergana vadisinde Semerkant'ın kuzeydoğusunda bulunan şehir günümüzde Özbekistan Cumhuriyeti'nin on iki vilayetinden biri olan Fergana'nın merkezidir. Asırlar boyunca tarihî İpek ve Baharat yollarının kesiştiği, kültürlerin buluştuğu bir merkez olmuştur. Şehrin tarihi çok eskilere uzanmakla birlikte Moğol istilası dönemi öncesindeki bilgiler sınırlıdır. 1220'de Cengiz Han'ın ordusu tarafından tahrip edilmiş, Timurlular zamanında yeniden inşa ve ihya edilmiştir. Sonraki dönemlerde Mâverâünnehir'in bir parçası olarak Asya ve Avrupa arasında kültür ve ticaretin köprüsü, ilim, irfan ve medeniyet havzasının önemli bir merkezi olmuştur. Hokand şehri, Buhara Hanlığı'ndan neşet eden Hokand Hanlığı'na da (1709-1876) payitahtlık yapmıştır.

XIX. yüzyılda Rus Çarlığı'nın yayılmacı politikaları karşısında Fergana bölgesinde direnişi temsil eden siyasal bilincin güçlü bir merkezi oldu. Özellikle XX. yüzyılın başlarında Rus işgalcilerine karşı millî mücadelenin yürütüldüğü bir şehir olarak tarihî öneme sahiptir. Türkistan halklarının fikir ve askerî hareketleri sonucu ilan edilen Türkistan Muhtariyeti'nin (27 Kasım 1917-14 Şubat 1918) başşehri olan Hokand, Sovyetler Birliği döneminde geçmişte sahip olduğu siyasî ve kültürel merkez olma cazibesini giderek kaybetti.

Hokand, uzun yıllar Türkistan'da İslam düşüncesinin ve ilimlerinin merkezi konumunda idi. Nitekim X-XII. yüzyıllarda bölgede gelişen tasavvuf, Nakşibendîlik geleneği ile uyum içinde XV. yüzyılda zirveye ulaştı. XVI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Hoca Muhammed İslâm (1493-1563), Mahdûm-ı Âzam olarak bilinen Hacı Celâleddin Kâsânî (ö. 1549), Hoca Saad (1531-32-1589), Hoca Tâceddin Hasan (1547-1646) ve Hoca Abdürrahim (1575-1628-29) gibi isimler öne çıktı. Yükselen dinî, tasavvufî ve edebî muhit çevresinde bu şahsiyetler, Türk dünyasının kanaat önderleri ve İslam dünyasının saygın din bilginleri olarak tanındılar.

Hokand Hanlığı, 1876 yılında Rus Çarlığı tarafından işgal edildiğinde hanlık bünyesinde 300 cami, 40 medrese ve 120 mektep faaliyet göstermiştir. Hanlığın önemli şehirleri olan Mergilân ve Andican'da bulunan altı yahudi okulu da 220 öğrencisiyle faaliyet göstermekteydi. Rus işgalinden önce Hokand Hanlığı'ndaki eğitim sisteminde İslam gelenekleri esastı, eski Ortaçağ usulü devam ettiriliyor, eğitim ve kültür geleneği mektep ve medrese sistemine dayanıyordu.

Mektepler, okuma yazmayı öğreten eğitim kurumlarıydı. Hokand Hanlığı'nın bütün şehirlerinde, köylerinde ve bazı aullarında (göçebe ahalinin yaşadığı en küçük idarî birim) bu tür kurumlar mevcuttu. Mekteplerde okuma, yazma ile İslam dininin temel bilgileri öğretiliyordu. Yedi yıl bazan öğrenim durumuna göre sekiz yıl süren bu mektepler, iki türlü faaliyet göstermiştir. Biri medrese veya camilerin bünyesinde açılan okullar, diğeri herhangi bir dinî kuruma bağlı olmadan hocaların evlerinde verilen derslerdi. Mekteplerde ders kaynakları Kur'an-ı Kerim, Elifba, Farz-i A'yn, Çehâr Kitap gibi eserlerden oluşmaktaydı. Bunun yanı sıra mutasavvıf şair Allahyâr'ın Çağatayca yazılmış edep, ahlak, akait, fıkıh ve tasavvufa dair konuları içeren Sebâtü'l-Âcizîn eseri, fıkıhla ilgili Meslekü'l Muttakîn, tasavvuf hakkında Murâdü'l-Ârifîn, akâid ve fıkıh meselelerini anlatan Mahzenü'l-Muti'îyn kitapları da okutulmuştur. Yine Farsça ve Çağatayca da yazılan Bedîl, Hoca Hâfız, Nevâyî, Meşrep gibi meşhur şairlerin divanları ezberletilmiştir. Mektep öğrencilerine ders veren kişilere "molla" deniliyordu. Hokand'daki mekteplerde genellikle imamlar veya müezzinler, seyit soyunu taşıyan medrese eğitimli kişiler ders vermiştir.

Göçebe ve yarı göçebe halkların yaşam tarzından dolayı mekteplerin sürekli faaliyet göstermesi zor olmuştur ve her aulda mektep bulunmuyordu. Bazı beyler belli bir süre için Andican, Namengân, Mergilân gibi şehirlerden mollalar getirmişler ve aul çocuklarının eğitimini bu şekilde sağlamışlardır. Maddi durumu iyi olan beyler ise kendi çadırında özel hoca tutmuşlardır.

Kız çocukları da temel eğitim imkânlarına sahipti ve genellikle erkek çocuklardan farklı olarak cami imamının evlerinde veya evlerde ders alıyorlardı. Çoğu kere kız çocukların hocası imamın veya müezzinin hanımı olur ve bunlara "atınayi", "atınca" veya "atınbibi" denilirdi.

Eğitime başlama yaşı değişmekteydi. Hokandlı çocuklar dört, beş, altı yaşlarında mektep eğitimine başlayabilirdi. Mollanın talebe üzerinde her türlü hakkı teslim edilirdi. Hatta ebeveynler "Eti sizin kemiği bizim" diyerek çocuğunun eğitimi ve terbiyesini mollaya emanet etmişlerdir. Mekteplerde başarısızlık ve disiplinsizliğe karşı ceza verme usulü vardı.

Hocaların maaşları ve masraflarını genellikle camilerin vakıfları karşılamıştır. Evlerde açılmış mekteplerin masrafları ve hocaların maaşı; hayır severlerin bağışları, talebelerin aileleri tarafından verilen paralar ve bayramlarda gönderilen hediyelerle karşılanmıştır.

Mektebi bitirdikten sonra isteyen ve yetenekli olan çocuklar medresede eğitimini devam ettirebilirlerdi. Erkek çocuklar on üç – on beş yaşlarından itibaren medresede tahsil görmüşlerdir ve eğitim süreci on beş – yirmi sene devam etmiştir. Medreseler, devlette çalışan elemanları yetiştiren eğitim kurumu vazifesini de görmekteydi. Devletteki dinî görevler, kadılık vazifelerine medrese eğitimi almış kişiler tayin edilirdi.

Medreselerdeki eğitim ilk seviye olan "ednâ" yedi sene, orta seviye olan "evsat" yedi sene ve yüksek seviye olan "âlâ" şeklinde üç aşamada tamamlanırdı.

Medreselerde ana müfredat tefsir, hadis, fıkıh, kelam, tecvit, siyer, felsefe, Arapça dil grameri (sarf ve nahiv), akait ve ferâiz derslerinden oluşuyordu. Ayrıca matematik, astronomi, coğrafya, tarih, felsefe, mantık ve hitabet gibi dersler de okutulurdu. Medreselerde eğitim veren hocalara "başmüderris", "müderris", "muallim" "domolla" denilmiştir.

Hokand'da 1799'da inşa edilen Narbutabey Camii ve Medresesi, Hokand Hanı Ömer Han (1810-1822) tarafından yaptırılan Cuma Camii, Sahibzâde Hazret'in (1827-1860) kurduğu Sahibzâde Hazret Medresesi ve Muhammed Ali Han'ın (Madali Han) 1830'larda inşa ettiği Emin Beg Medresesi bölgedeki öne çıkan dinî eğitim kurumları olmuştur.

Rus Çarlığı'nın bölgeyi işgal etmesinin ardından Rus-Tuzem okulları kuruldu. Bu eğitim sistemi, günümüzde bağımsız Özbekistan Cumhuriyeti'nin millî bir ulus inşası temelinde değişim göstererek hizmet vermeye devam etmektedir. XIX. yüzyılda Hokand'daki okur-yazarlık oranının diğer yerel hükümetlere göre yüksek olduğunu dile getirmiştir.

Hokand yüzyıllar boyunca aynı zamanda şairler, edipler, bilim insanları ve sanatçıların faaliyet gösterdiği kültür ve etkileşim merkezi idi. XII-XIII. yüzyılda Fergana vadisinde yaşayan şair Seyf-i Fergânî'nin 12.000 beyitten oluşan eseri günümüze ulaşmıştır. XIX. yüzyılın başlarında Türkistan'ın maruz kaldığı siyasî kriz ve ekonomik gerilemeye rağmen edebiyat ve tarih yazıcılığında yükselme oldu; "Hokand edebî muhiti" olarak anılan bir edebî ekol oluştu. Bu edebî ekol sayesinde birçok tarihî ve edebî eser ortaya çıktı. Bu eserlerin neşri için Hokand hanları da destek verdi. Özellikle Ömer Han ile Nâdire, Maknûne ve Kâmile mahlaslarıyla şiirler yazan, Ömer Han'ın eşi Mahlar Âyim dönemlerinde temelleri atılan bu akım, hanlık merkezinde kültür ve muhiti meydana getirdi. Bu dönemde birçok önemli iz bırakan isimler ortaya çıktı ve eserleri miras kaldı. Bunların arasında Fazli Nemengânî'nin Umarname eseri, Muşrif İsferagi'nin Şahnâme-i Nusratpayam, Hakim Han Tura'nın Muntahabu't-Tevarih, İshakhan İbret'in Fergana Tarihi, Dilşâd Berna'nın Tarih-i Muhacirân, Mirza Âlim Muşrif'in Ensabu's-Selatin ve Tevâruhu'l-Hevâkin, Avaz Muhammad Attar'ın Tarih-i Cahonnamoyi, Molla Âlim Mahdum Haci'nin Türkistan Tarihi gibi eserler tarihi bakımdan önemli kaynaklardır. Böylece Hokand ordası (saray) fikir ve düşüncenin, bilim ve sanatın, edebiyat ve tarihin konuşulduğu, aydın fikirlerin üretildiği merkeze dönüştü.

Hokand kültür hayatının bir özelliği de kadın şairlerin, ediplerin ve tarihçilerin sosyal ve kültürel hayatta aktif faaliyet göstermeleridir. Hokand'da edebiyat bilgini ve şairi Cihan Âtın Üveysî, Nâdire Begim gibi isimler kadın şairlere üstatlık yaptı, edibelerin yetişmesinde, eserlerinin tezkirelerde yer almasında ve şiirlerinin divan şeklinde tertip edilmesinde katkılarda bulundular. Bunun yanı sıra Dilşâd Berna, Zinnet, Anber Âtin, Mahzuna, Zebunnisa ve Nazik Hanım gibi kadın şahsiyetler de bu döneme damga vuran önemli isimlerdir.

31 Ağustos 1991'de Özbekistan Cumhuriyeti bağımsızlığını elde etmesiyle birlikte Hokand tekrar gelişmeye başladı. 2022 yılında Türk Devletleri Teşkilatı tarafından kültürel zenginliği ve stratejik önemi sebebiyle Hokand, Türk dünyası turizm başşehri seçildi.

Kaynakça

Alihojiev M. O. Kûkon Honligida Tâlim Tizimi Va Unda Vakf Mulklarining Tutgan Ûrni (1800-1876 yillar). Taşkent 2013.

Attor, Avaz Muhammad. Tarih-i Cahonnamoyi. C. II, Özb. Fenler Akademisi Şarkşunaslık Enstitüsü El Yazmalar Bölümü, nr. 9455s.

Bobobekov, Haydarbek. Kukon Tarihi. Taşkent 2016.

Calolov, Tuhtasın. Özbek Şoiralari. Taşkent 1970.

Dilşod. Tanlangan Asarlar. Taşkent 1972.

Fazliy Namangani. Mecmuat’uş-Şuara. Taşkent Şarkşunaslık Elyazmaları Enstitüsü, El yazma nr. 3371.

Hakimhon Tora, Muhammad. Muntahab’at-Tavorih (Hokand va Buhara Tarihi, Sayosat va Hotiralar). çev. Ş. Vohidov. Taşkent 2010.

Kobilova, Z. B.-D. L. Zokhidova. “Kokand Literary Environment”. Annals of Forest Research 65(1), Ilfov 2022, s. 878-888

Kamalova, Zebiniso. Hokand Hanlığı’nın Son Hükümdarı Hüdayar Han ve Dönemi (1845-1875) Fergana Vadisinde Rus İşgali. İstanbul 2020.

a.mlf. Hokand Edebî Muhiti’nde Kadınların Yeri (Dilşâd Berna Ve Tarih-i Muhacirân Eseri Örneğinde). Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi. Temmuz - Ağustos 202 Cilt: 131 sy. 259, s. 309-326.

Kayumov, Aziz. Kukon Adabiy Muhiti (XVIII-XIX. Asrlar). Taşkent 1961. Kerenskiy F. M., Naşi Uçebnaya Zavedaniya (Medrese Turkestanskaya Kraya), JMNP, 234. Kasım 189, 22.

Poujol, Catherine. “Hokand”. DİA. 1998, XVIII, 214.

Vohidov, Şadman. Kukon Honlıgida Tarihnavislik (Genezisi, Funksiyaları, Namoyandaları, Asarlari). Taşkent 2010.

Schuyler, Türkistan Seyahatnamesi, çev. Kolağası Ahmed, haz. A. Ahmetbeyoğlu, K. Özcan, İ. Keskin. İstanbul 2003.

Tursunova, Mahkamoy. Madrasalar Ta’limi Tarihidan Lavhalar, Monografi. Taşkent 2017.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/hokand-kokand

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

HOKAND (KOKAND)

Hokand Hanlığı’na başkentlik yapmış tarihî şehir.