A

KIRKAMBAR

Çokluk, çeşitlilik ifade eden bir kavram, edebî tür.

  • KIRKAMBAR
    • Selim CERRAH
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.11.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kirkambar
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    KIRKAMBAR
KIRKAMBAR

Çokluk, çeşitlilik ifade eden bir kavram, edebî tür.

  • KIRKAMBAR
    • Selim CERRAH
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.11.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kirkambar
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    KIRKAMBAR

Sözlüklerde "içinde her çeşit eşya bulunan kap veya yer; birçok konuda bilgisi olan kimse; çerçi" şeklinde tanımlanmaktadır. Bununla birlikte hayata, sanata, tabiata dair deyim, hikâye, anlatı türü ifadelerin halk dilinde mâkes bulduğu türe de kırkambar denmiştir. İçerisinde önemli olaylar, masallar, şiirler, kocakarı ilaç reçeteleri, dua ve muska örneklerine yer verilen ve küçük defterler şeklinde de olabilen bu tarz eserler, edep, adap öğretimi ve halk eğitiminde kullanılmıştır.

Kırkambar sözcüğünün ortaya çıkışı ve karşıladığı anlamlar çeşitlilik arzetmektedir. Bu durum sözcüğün gelenekte kabulünü ve yaygınlığını göstermektedir. Kırkambar sözcüğünün, Hz. Nuh'un gemisinin Cûdî dağına indirildiği düşünülen 10 Muharrem günü ambarda kalan gıdalardan yapılan aşure aşına kırk çeşit gıda konulmasından geldiğine inanılmaktadır. Anadolu halk kültüründe de buradan kinaye, çeşitliliği ifade ederken kırkambar terimi kullanılmıştır.

Kırkambar, yüzyıllardan bu yana halkın kendiliğinden oluşturduğu paylaşma ilkelerine dayalı bir anlayışı olduğundan bu sözcük farklı adlandırmalar için de kullanılmıştır. Mesela gezgin dervişlerin halka öğütler verirken topladıkları yiyeceklere kırkambar nimeti ya da kırkambar aşı; kurulan sofraya kırkambar sofrası; yoksullara dağıtmak için köylerde toplanıp biriktirilen şeyler kırkambar cemi; buğdayın öğütülmesinde değirmenci hakkı olarak ayrılan birbirine karışmış unlara da kırkambar unu adı verilmiştir. Bu adlandırmalarda kırk sözcüğünün öne çıktığı ve bunun gelenekte ifade ettiği anlamları çağrıştırdığı görülmektedir. Kırk; öncesi eksiklik, ölüm, yarımlık gibi anlamları çağrıştırmakta, kırk sayısıyla ulaşılan düzey, bir son nokta ya da yeni bir olumlu hal olarak dirilişi ifade etmektedir. Kırk rakamı ile ifade edilen şeyler genellikle çokluktan kinayedir. İnsan bedeninin olgunluğu yirmi bir yaş, aklının olgunluğu otuz üç yaş, kalbinin olgunluğu ise kırk yaş olarak kabul edilmekte, Hz. Peygamber'e ilk vahyin kırk yaşında indirilmesi sebebiyle kırk yaşın kemal yaşı olduğuna inanılmaktadır.

40 rakamının Kur'an-ı Kerim'de değişik bağlamlarda "Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der…" (Ahkaf 46/15); "Rabbinin belirlediği vakit kırk geceye tamamlandı" (Ârâf 7/142); "O halde orası onlara kırk yıl haram kılınmıştır" (Mâide 5/26) şeklinde geçmiş olması, Hz, Mûsâ'nın Tûr dağına kırk kişi ile kırk gün için gitmesi, tasavvufta çile zamanının "kırk gün" olması, büyüklerin hal diliyle sükût suretinde cemolduğu yerin "kırklar meclisi" olarak ifade edilmesi kırk rakamının dinî ve tasavvufî boyutu hakkında fikir vermektedir. Bu çerçevede hadis külliyatında da kırk hadis türü eserler vermek âlimler arasında yaygın bir âdet olmuştur.

Türk destanlarında, hikâye ve masallarında da kırk motifi "kırk yiğit, kırk kız, kırk gün, kırk gece, kırk akçe..." şeklinde oldukça sık kullanılmış "Kırk dereden su getirmek, kırk tarakta bezi olmak, kırk yılda bir, kırk yılın başı..." gibi deyimlerle günümüze kadar varlığını devam ettirmiş, "Kırk Kızlar Kümbeti (Tokat/Niksar), Kırk Kızlar Türbesi (İznik, Aksaray, Tokat, Kayseri, Kastamonu, Bursa) Kırklar Ziyareti (Diyarbakır)" gibi tarihî eser ve yer adlarında kullanılmıştır.

40 rakamı ve "ambar" sözcüğünden oluşan "kırk ambar" terkibi içerisinde bütün bu anlamların çağrışımsal alanlarını bulmak mümkündür. Buradan yola çıkarak edebiyatta, anonim olanların dışında kırkambar ismiyle meşhur olmuş yazarları belli olan eserler de bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi Ahmed Midhat Efendi'nin sürgündeyken 1873-1876 yılları arasında yeğeni Mehmed Cevdet'in adıyla çıkarmış olduğu Kırkambar dergisidir. Dergide tarih, coğrafya, din, felsefe, psikoloji, pedagoji, edebiyat, fizik, tıp, tabii olaylar gibi birbirinden farklı pek çok alanda telif ve tercüme yazı yer almış olup bu yazılar hikâye ve latifelerle renklendirilip okuyuculara sunulmuştur. Ahmed Midhat Efendi Kırkambar'ın mukaddimesinde amacının halkın eğitimine katkı sunmak ve birçok konuda derinlemesine olmasa bile fikir sahibi olacak kadar bilgi sunmak olduğunu belirtmiştir. Bu yönüyle ansiklopedik özellik taşıdığı da söylenebilir. Kırkambar'da eğitimle ilgili yazılar içerisinde özellikle cehalet konusuna vurgu yapılmıştır. Ahmed Midhat Efendi "Cehalet Bir Milletin Mevcut Esaretidir" adlı yazısında, "Bir milletin cehaleti onun esareti olmaktadır" der ve dünyadaki sömürge düzeninden örnekler gösterir.

Yine Türk yazın tarihinde önemli bir yer edinmiş eserlerden bir diğeri de Cemil Meriç'in Kırk Ambar adlı eseridir. Bu eser iki bölümden oluşmaktadır. Daha sonra bu bölümler eklemelerle Rümuzü'l-Edeb ve Lehçetü'l-Hakayık başlıklarıyla iki ayrı cilt halinde basılmıştır. İlk cilt Rümuzü'l-Edeb'de edebiyatın kökeni, Doğu-Batı, eğitim, şarkiyatçılık, edebiyat akımları, klasik edebiyat, dünya klasikleri, dünya edebiyatı, tarihsel ve kuramsal açıdan roman, edebiyat tarihi, hümanizm gibi konular anlatılmakta bu konular tarih ve sosyolojiyle birlikte değerlendirilmektedir.

Kırk Ambar'ın II. cildi olan Lehçetü'l-Hakayık'ta, ideolojiler ve düşünce tarihi hakikatleriyle ortaya konmakta, çağdaşlaşma, Doğu ve Batı, Ortadoğu, sömürgecilik ve milliyetçilik, sosyalizm ve çağdaşlaşma, kapitülasyonlar, Avrupa'nın İslam'a bakışı, son dönem İslam dünyasının yetiştirdiği aydın ve mütefekkirler, siyasî ve iktisadî gelişmeler, ekonomi, liberalizm, sosyalizmin kökenleri, siyaset, terörizm gibi konulara yer verilmektedir.

Bu tarz kırkambar olarak adlandırılan eserler günümüzde de güncelliğini korumaya ve okuyucuya hitap etmeye devam etmektedir.

Kaynakça

Meriç, Cemil. Kırk Ambar. I-II, İstanbul 2006-2009.

Okay, M. Orhan. “Kırkanbar”. DİA. 2022, XXV, 475

TDK. Güncel Türkçe Sözlük. 2024. https://sozluk.gov.tr/?ara=k%C4%B1rkambar (Erişim tarihi: 20.08.2024).

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kirkambar

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

KIRKAMBAR

Çokluk, çeşitlilik ifade eden bir kavram, edebî tür.