A

RAHLE

Üzerinde kitap okumaya yarayan eğitim öğretim aracı.

  • RAHLE
    • Ahmet TÜRKBEN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 31.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/rahle
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    RAHLE
RAHLE

Üzerinde kitap okumaya yarayan eğitim öğretim aracı.

  • RAHLE
    • Ahmet TÜRKBEN
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 31.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/rahle
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    RAHLE

Rahle "kitap okumak veya yazı yazmak amacıyla diz çökmek veya bağdaş kurmak suretiyle önüne oturulan, açılıp kapanabilen bir çeşit küçük masa"dır. Özellikle saygı nişanesi olarak Kur'an-ı Kerim'i yerden yüksekçe tutmak, rahat okumak ve bir yerden diğer bir yere kolayca nakletmek amacıyla kullanılır. Kelime etimolojik bakımdan "eyer, semer" anlamında Arapça rhl kökünden gelir. Rahle ile aynı kökten gelen Arapça rihle kelimesi ise "yolculuk, yolculuğa çıkma" anlamına gelir. Bu bakımdan kelime kökeni olarak "rahle" ile "rihle" arasında bir bağ kurmak da mümkün görünmektedir.

Arapça'da katlanabilir rahleler için kürsî ve kürsiyyü'l-mushaf; düz rahleler için mindade ifadesi kullanılır. Rahleler, sadece mushaf-ı şerifi koymak amacıyla değil zaman içinde öğretmenler için ders verme makamı, vaizler için kürsü olarak farklı işlevlerde kullanılmıştır.

Sahabe ve tâbiîn nesli, Kur'an sayfalarının yanlış okuma ve anlamaya sebep olmayacak şekilde yazılmasını sağlamak gayesiyle özellikle kûfî yazıyı tercih etmişlerdir. Kûfî yazının sayfada geniş yer kaplaması sebebiyle ilk rahlelerin de bu dönemde ortaya çıktığı ve sayfaların daha kolay okunabilmesi adına tasarlandığı düşünülmektedir.

Rahleler İslam'ın ilk dönemlerinde ahşap malzeme kullanılarak ve sade olarak yapılmıştır. İlerleyen dönemlerde, özellikle XV ve XVI. yüzyıllardan itibaren fildişi, kemik, abanoz ya da çeşitli renkte ahşap türü malzemelerle kafes işi (ajur) ve oyma teknikleri ile mozaik ile kakma şeklinde rahleler üretilmiş, sedef ve bağa kaplamalarla da süslenerek estetik hale getirilmiştir. İlk rahleler, şekil ve büyüklük bakımından uzun ayaklı masalar şeklinde tasarlanmış, sonraki dönemlerde oturma yerleri ve kitap koyabilmek için kapaklar ilave edilerek belli bir yere sabitlenmiştir. Zamanla rahlelerin şekil ve büyüklüklerinde farklılıklar olmuş; kısa ayaklı, açılıp kapanabilen, sehpa şeklinde taşınabilir boyutlarda tasarımlar meydana getirilmiştir. Rahlelerin geçmeli versiyonları, İslam medreselerinde VIII. yüzyıldan itibaren kullanılagelmiştir. Avrupa'da ise ayrıntılı rahle tasviri Aziz Matta'nın, "Vienna Taç Giyme İncili" ve "Ebbo İncili"ndeki tasvirlerinde görülür. Rahlenin Batı dünyasındaki kullanımının antik dönemlere kadar dayandığına dair görüşler vardır.

Osmanlı kültüründe ceviz ağacı üzerine kemik kakma tekniği ile dekorlu, stilize geometrik unsurlarla zenginleştirilmiş penç motiflerle bezeli özel tasarlanmış rahleler kullanılmıştır. Dârülkurrada şehzadeye âmin alayı ya da bed-i besmele töreninde bir rahlenin verilmesi de âdetten sayılmıştır. Tören sonunda çocuk, mektepteki ilk dersinde hocasının huzurunda bu rahleyi kullanırdı. Bu merasim, sadece şehzadeler için değil okula yeni başlayan bütün talebeler için de yapılırdı. Âmin alayı merasiminde "Evdeki ecdat yadigârı rahle cilaya verilir, rahle yoksa komşulardan istenirdi" (bk. Bed-i Besmele) .

Osmanlı sosyal hayatında padişah ve sultanların vefatından sonra onların ruhuna sadaka-yı cariye olarak ithaf edilmek niyetiyle cami, medrese ve türbelere mushaf-ı şerif ile birlikte rahlelerin vakfedilmesi, hem saray çevresi hem de halk tarafından tatbik edilen bir gelenek haline gelmiştir. Ayrıca rahleler, resim ve edebiyat alanında ün yapmış isimlere de ilham kaynağı olmuştur. Osmanlı günlük hayatı, medrese, saray, cami vb. konuları işleyen minyatürlerin öncelikli görsellerinden biri yine rahledir.

Rahle kelimesine dayalı kültürel hafızada yer etmiş deyimlerden biri rahle-yi tedristir. Tedris kelimesi, Arapça kökenlidir ve "ders verme, verilme, okutma, eğitim, öğretim" gibi anlamlara gelir. Tedris kelimesinin çoğulu tedrisat (tedrisler/öğretim) biçiminde, fiil hali ise tedris etmek şeklinde kullanılmaktadır. Ayrıca rahle-yi tedris; ehliyet sahibi birinin ocağı, erkânı anlamında kullanılır. Talebe, muallimin rahle-yi tedrisinden geçerken ilim öğrenmenin yanı sıra hocasının hal, ahlak ve edebinden de feyizlenmektedir. İlim mahfillerinde liyakat sahibi bir kimsenin rahle-yi tedrisinden geçmek önem arzetmektedir. Büyük âlimler genellikle kendilerinden önceki diğer büyük âlimlerin icazet ya da el vermesi, onlardan edindikleri müktesebat vesilesiyle ilmî hayatlarına devam etmişlerdir. Rahle-yi tedris deyimi, muallim-talebe ilişkisi kapsamında bir muallimin talim ve terbiyesinden geçmeyi ifade etmiş ve günümüze kadar kullanılagelmiştir. Hz. Peygamber'in yakın çevresinde bulunan ve onun rahle-yi tedrisinde yetişen sahabe nesli, İslam medeniyetinin teşekkülünde temel sorumlulukları üstlenmiştir. Mekke'de Dârülerkam ile başlayan rahle-yi tedris Medine'de başta Suffe olmak üzere Mescid-i Nebevî'de sürmüş, oradan Bağdat'ta kurulan Beytülhikme'ye intikal etmiş ardından da kurulan medreselerde devam ettirilmiştir. Türk-İslam kültüründe medreselerdeki eğitim aşamaları bir bütün olarak rahle-yi tedris olarak da adlandırılmıştır.

Rahle-yi tedris, zamanla sadece medrese eğitiminden geçenlerle sınırlı kalmayıp belirli bir alanda üstat ya da ehliyet sahibi olan kişinin bilgisi ve görgüsü altında alınan eğitimi ifade eden ve hayatın her alanında kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Birinin rahle-yi tedrisinden geçmek, birinden eğitim almak, o kimseden ders okumuş olmak, o kimseden "feyiz almak" anlamında yaygın bir kullanıma kavuşmuştur.

Kaynakça

Bozkurt, Nebi. “Rahle”. DİA. 2007, XXXIV, 413-415.

Chambers, William – Chambers, Robert. “Lectern”. Chambers’s Cyclopaedia. London 1864, VI, 71-72.

Çulpan, Cevdet. Türk-İslâm Tahta Oymacılık San’atından: Rahleler. İstanbul 1968.

Emin Bey. “Târihçe-i Tarîk-i Tedrîs”. İlmiye Salnâmesi. İstanbul 1334, s. 642-654.

Ersoy, Mehmed Âkif. Safahat. haz. M. E. Düzdağ. İstanbul 2007.

Gündüz, Mustafa. “Osmanlı Klasik Döneminde Eğitim”. Türk Eğitim Tarihi. ed. M. Şişman. Eskişehir 2014, s. 109-131.

Karaçağ, Demet. Rahleler. Dr.T, Hacettepe Üniversitesi, 2000.

Pakalın, Mehmet Zeki. Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü. C. I, İstanbul 1993.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/rahle

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

RAHLE

Üzerinde kitap okumaya yarayan eğitim öğretim aracı.