Mısır hidivi ve hanedan kurucusu.
Mısır hidivi ve hanedan kurucusu.
Kavala'da doğdu. Fransız işgaline karşı Mısır'a gönderilen Osmanlı askerleri arasında yer aldı. 1801 yılında binbaşı ve ikinci kumandanlık rütbesine yükseltildi. 3 Temmuz 1805 tarihinde vali tayin edildi. Hicaz'da ayaklanan Vehhâbîler'e karşı 1818 yılında başarılı olarak padişah katındaki itibarını yükseltti. 1820'de başlattığı ve iki yıl süren Nil seferi sonunda Sudan'ı zaptetti. 1821'de başlayan Yunan isyanını önlemek için Bâbıâli'nin emriyle gönderdiği oğlu İbrâhim Paşa kumandasındaki askerleri Mora ve çevresindeki adaları kısa sürede denetimi altına aldı. 20 Ekim 1827 tarihinde Navarin Limanı'na giren İngiltere, Fransa ve Rusya'nın ortak donanması, Osmanlı-Mısır donanmasını imha edince, Mehmed Ali Paşa Bâbıâli'ye danışmadan İngilizler'le anlaşarak Mora'daki askerlerini geri çekti. İlerleyen yıllarda Mehmed Ali Paşa'nın Osmanlı Devleti'ne isyanı sıcak savaşlara yol açtı. Mısır ordularının galibiyetleriyle Suriye, Filistin, Kudüs ve Lübnan 1831-1839 yılları arasında Kahire'den yönetildi. En son II. Mahmud'un 1839 yılında Mehmed Ali Paşa'nın üzerine gönderdiği ordu da Nizip'te mağlup olunca İngiltere, Bâbıâli'ye açıktan destek vererek Mehmed Ali Paşa'yı geri adım atmaya zorladı. 1841'de Mısır'ın özerklik statüsü yeniden belirlenerek valilik (hidivlik) makamı Mehmed Ali Paşa ve soyuna verildi. Mehmed Ali Paşa 1848'de aklî melekesini yitirince valilik görevinden alındı ve yerine oğlu İbrâhim Paşa getirildi. Valiliği yaklaşık üç ay süren İbrâhim Paşa 10 Kasım 1848 tarihinde, Mehmed Ali Paşa da 2 Ağustos 1849'da öldü.
Devlet idaresi ve dünyadaki gelişmelere bakışı tipik bir yenilikçi Osmanlı paşası gibi olan Mehmed Ali Paşa, Osmanlılar tarafından XIX. yüzyılda Kahire'yi İstanbul'dan uzaklaştırarak Mısır'ı uluslararası bir sorun haline getiren biri olarak görülmüş, o ise kendini tek otorite sahibi olarak idare ettiği toprakları kalkındırmak, güçlendirmek ve genişletmek hedefinde biri olarak takdim etmiştir.
Vali olduğunda eğitim alanında eski kurumlar ve gelenekler sürüyordu. Müslümanlar için eğitim küttap adı verilen mekânlarda başlardı. Buradaki öğretmenler küçük yaştaki çocuklara okuma yazma, Kur'an okuma ve dinî bilgileri öğretmekteydi. Okul masrafları aileler, vakıflar ya da varlıklı kişiler tarafından karşılanıyordu. Kırsal kesimde başarılı olanlar daha ileri eğitim için İskenderiye ve Kahire'deki medreselere yönlendiriliyordu. En iyi öğrenciler de Ezher'e gönderiliyordu. Hıristiyan ve yahudi erkek çocukları ise Kahire ve İskenderiye'de eğitim imkânına sahipti. Bu şehirlerde Fransisken ve Ortodoks misyonerlerce kontrol edilen bazı misyoner okulları vardı. Mısır'da eğitim müslümanlarda ulema, Kıptîler'de rahip sınıfı, yahudilerde hahamlar tarafından kontrol ediliyordu.
Mehmed Ali Paşa başlattığı reformlarla güçlü bir otorite tesis etmeye çalışırken eğitim reformunu halkı da kapsayacak geniş bir çerçeveye yaydı. 1837-1841 yılları arasında üç yıllık bir programı olan elli kadar müptediye adı verilen ilkokul açtı. Kahire ve İskenderiye'deki teçhiziye adı verilen hazırlık okulları ilkokullardaki başarılı öğrencileri seçerek alıyordu. Dört yıllık eğitim programında Türkçe öğretimine ayrıca önem verildi. Böylelikle Kahire'deki yönetim ile İskenderiye'deki donanmanın ihtiyaç duyduğu personel erken yaşta Türkçe öğreniyordu. Avrupa modeline göre yeniden şekillenen eğitim sistemi, Ezher'in ilmî hayattaki rolünü kısmen zayıflattı (bk. Ezher). Bu yüzden ulema tarafından dile getirilen muhalefeti azaltmak amacıyla müptediye ve teçhiziye okullarında Ezherli öğretmenler istihdam edildi. Yönetim ve askerlik gibi konularda evlâdüttürk yani "Türk çocukları"na öncelik verilirken tıp, mühendislik, ziraat, veterinerlik ve eczacılık gibi alanlarda Mısırlı çocuklar tercih edildi.
Yeni açılan okullara aileleri teşvik etmek ve programı tam anlamıyla uygulamak için, öğrencilerin yemek, barınma, giyim kuşam gibi bütün ihtiyaçları devlet hazinesinden karşılandı. Buna karşılık öğrenciler okul disiplinine uymak ve başarıyla mezun olduktan sonra tayin edildikleri görevleri yapma şartını kabul etmiş oluyordu. Mehmed Ali Paşa'nın eğitim reformları sonucunda yetişenler Mısır'da modern tarzda idare, ordu, eğitim ve sanayi sisteminin kurulmasında öncü roller aldı. Avrupa'yı model alan bir eğitim sistemini kurmaya çalışan Mehmed Ali Paşa özellikle Fransa'yı esas aldı. Ancak Mısırlı öğrenciler eğitim için ilk olarak 1809 yılında Roma, Floransa ve Milan gibi şehirlere mühendislik, matbaacılık, gemicilik ve askerlik alanlarında yetişmek üzere gönderildi. 1813-1818 yılları arasında Fransa, İngiltere başta olmak üzere Avrupa'ya gönderilen öğrenci sayısı yirmi sekiz iken 1826-1848 yılları arasında 319'a çıktı. Mehmed Ali Paşa, genelde Osmanlı topraklarından ama özellikle Kavala'dan tespit edilen bazı yetenekli gençleri de Avrupa'ya gönderdiği öğrenci kafilesine dahil etti. 1831'den itibaren geri dönen öğrencilerin çoğu yabancı memurların yerine istihdam edildi. Bu öğrenciler denizcilik, tıp, ziraat, kimya, mühendislik, matematik, veteriner, tekstil, sanayi, marangozluk, hukuk ve idarî alanda görev aldı. Böylelikle yabancılara bağımlılığı asgari seviyelerde tutmaya çalıştı.
Osmanlı Devleti'nde III. Selim devrinde başlayan yeniliklerin Mısır'da da yansımaları olmuştu. Ancak eğitim, bilim ve teknoloji temelli kalkınma hamlesi Mehmed Ali Paşa'nın teşebbüsleriyle gerçekleşti. Reformlar öncelikle askerî alanda başladı. Ordu Batı tarzında düzenlendi ve yeni silahlarla donatıldı. Ordunun modernleşmesi harp okulu kurulması yanında mühendis, cerrah ve veterinerler için bir eğitim planlaması doğrultusunda oldu. Böylelikle tıpkı Osmanlı Devleti'nde olduğu gibi ordu geniş bir eğitim programının itici gücü haline geldi.
Fransız işgali ve ardından yaşanan otorite boşluğu Mısır ordusunun yapısını iyice bozduğundan Mehmed Ali Paşa'nın 1811 yılında Memlük askerî sistemini ortadan kaldırıp askerî reformlar yapmaya başlaması da Memlük kökenli askerlerin Kahire'den kaçıp Mısır'ın güneyinde toplanmalarına sebep oldu. Askerî reformlar yapılırken ihtiyaç duyulan subay sınıfı için tekrar Türk kökenli ve tecrübeli asker kaynağı olarak Memlük sınıfı değerlendirilmeye alındı. 1821 yılında Fransız Albay Séve, Süleyman ismini alarak Mehmed Ali Paşa'nın hizmetine girdi. Süleyman Paşa olarak anılan Albay Séve, Mühendis Ahmed Efendi ile Asvan'da Mekteb-i Harbiye'yi kurma görevini üstlendi. Bu okulda 1815 Viyana Kongresi sonrasında işlerini kaybeden Korsikalı ve Fransız subaylar eğitimci olarak görev aldı. 1822'de bu okulun bir başka şubesi Ferşût'ta açıldı. Asvan'daki okul Esnâ ve Ahmîm'e ve oradan da Asyût yakınındaki Nahîle'ye taşındı.
1816 yılında Kahire'de kurulan Mekteb-i Harbiye İstanbul'dan gelen Derviş Hasan Efendi'nin idaresindeydi. 1825'te yenilenen üç yıllık eğitim programında Türkçe, Fransızca ve İtalyanca yanında matematik, teknik çizim, topografya, geometri, harita çizimi gibi derslerle askerlik mesleğine dair dersler vardı. 1841'e kadar etkisi devam eden bu kurumdan sonra, 1842'de üst düzeyde subay ve kumandanların yetiştirilmesi amacıyla Mısır'daki ilk askerî yükseköğretim kurumu olan Erkân-ı Harbiye Mektebi açıldı.
1816 yılında Kahire Kalesi'nde kurulan Dârülhendese isimli mühendislik okulunda geometri ve aritmetik ağırlıklı ders programı vardı. 1821 ile 1837 yılları arasında modern tarzda açılan bir dizi askerî okuldan ilki, 1821'de Bulak'taki Medresetü'l-hendese oldu. Bu okul 1825'te Kasrülaynî'ye taşınarak Medresetü'l-cihâdiye veya Medresetü't-techîziyetü'l-harbiye adını aldı. Okulda Türkçe, Arapça ve İtalyanca yanında resim, aritmetik, geometri ve askerlik mesleğine dair dersler veriliyordu. 1822'de Dimyat'ta Medresetü'l-müşât adıyla bir piyade okulu, 1825'te Kıbrıslı Hasan Bey idaresinde donanmanın subay ihtiyacını karşılamak üzere İskenderiye'de denizcilik okulu açıldı. Başarılı öğrenciler seçilerek Fransa ve İngiltere'ye ileri denizcilik eğitimine gönderildi. 1827 Navarin baskınından sonra önemi iyice artan bu okulda gemicilik, denizcilik ve topçuluk alanında binlerce askerî öğrenci eğitim aldı. 1830'lara kadar İtalyanca olan eğitim dili zamanla Fransızca ağırlıklı oldu. Mehmed Ali Paşa'nın oğlu Said'in de öğrencisi olduğu bu okulların birer şubesi Mansûre'de ve Suriye hakimiyeti sırasında Akkâ'da kuruldu. 1823 yılında Kahire'deki Cihâdâbâd semtinde topçuluk okulu açıldı. Bu okul daha sonra astsubay yetiştiren askerî okula dönüştürüldü. 1824'te General P.F.X. Boyer ile on dört Fransız subayı Mısır askerî okullarında görev aldı.
1826 yılında okullardaki ve birliklerdeki askerî eğitimi ortak bir programa tâbi tutmak ve yönetmek üzere Dîvânü'l-cihâdiye adıyla bir öğretim komisyonu kuruldu. 1836'da ise bütün sorumluluk yeni kurulan Dîvânü'l-medâris isimli kurula verildi. Bu kurul öğretmen maaşları, öğrenci bursları, eğitim müfredatı, öğrencilerin askerlik hizmetine alınması gibi işleri karara bağlıyor, ayrıca hukukî konularda ortaya çıkan ihtilafları da ilgili mahkemelere sevkediyordu.
1824 yılında Avrupa modelinde askerî bando reformu yapılarak Medresetü'l-mûsikiyetü'l-askeriye adındaki mızıka okulu Hasan Ağa idaresinde kuruldu. Ardından İstanbul'dan gelen Osman Ağa idaresinde bir trompet okulu daha açıldı. Bu okullar bir müddet sonra kapanarak İspanyol, Fransız ve Alman eğitmenler nezaretinde 1827 yılında Kahire Kalesi'nde yeni bir müzik okulu açıldı. 1834'te aynı yerde Alman ve İtalyan ekolünü esas alan bir müzik okulu daha faaliyete geçti.
1825 yılında İngiltere ve Fransa'ya silah yapım teknolojisini öğrenmek üzere giden öğrencilerden eğitimini tamamlayıp gelenler Kahire ve İskenderiye'de kurulan silah fabrikalarında ve İskenderiye'de donanma için kurulan tersanede görevlendirildi.
1827 yılında Reşîd semtinde veteriner okulu ve hayvan hastanesi kuruldu. Bu okul 1829'da Ebû Za'bel'e taşındı. Veterinerlik okulu öğrencileri yerleşkenin merkezî konumundaki tıp okulunda derslerin bir kısmını zorunlu ortak ders olarak alıyordu. Veterinerlik okulu 1837'de Şübrâ'daki ziraat okulunun yanına taşındı.
1831 yılında Mehmed Ali Paşa, devrindeki en başarılı okullardan biri olarak değerlendirilen Medresetü'l-fürsân adlı askerî süvari okulunu açtı. Öğrencilerin fes dışındaki kıyafetleri Fransız süvarileri gibiydi. Eğitim programında süvari manevraları, piyade eğitimleri, eskrim, kumandanlık, Türkçe, Arapça, Farsça ve Fransızca gibi dersler vardı.
1831 yılında İspanyol Albay Seguera idaresindeki topçuluk okulu açıldı. Daha sonra Paris Politeknik Okulu'ndan gelen Bruneau idaresine geçen okulda kapsamlı bir eğitim vardı. 1833'te açılan okulda askerî mühimmat alanında istihdam edilecek ordu personeli eğitim aldı.
Batı tarzında tıp eğitimi veren okullar, askerî okullarla birlikte kurulmaya başlandı. Zira yeni yetişen askerlerin fizikî olarak güçlü ve sağlıklı olması yanında girişilecek savaşlarda sağlık hizmetlerinin sağlanması hedefleniyordu. Dr. Clot Bey, Mısır'da tıp eğitimi ve tıp hizmetlerinin yeniden düzenlenmesi için görevlendirildi. Fransız sistemi model alınarak yeni sağlık yönetmelikleri çıkarıldı. 1825 yılında Kahire'de Ebû Za'bel Hastanesi kuruldu. Burada 1827'de 150 kadar öğrencisiyle anatomiye dayalı eğitim programı olan tıp okulu ve 1829'da eczacılık okulu açıldı. Askerî birliklere hizmet vermek üzere seyyar hastaneler tesis edildi. 1831'de tıp okuluna bağlı çocuk doğum okulu kurularak kız öğrencilere diplomalı ebelik eğitimi başlatıldı.
Mehmed Ali Paşa başlattığı ziraat ve sanayi reformları sayesinde Mısır'ın gelirlerini çok arttırdı. Büyüyen kamu otoritesinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere istihdam edilen kâtipler ve maliyeciler geleneksel olarak Kıptîler arasından seçiliyordu. Mehmed Ali Paşa, bu sınıfa bağımlı kalmamak amacıyla 1829 yılında Batılı yönetim ve muhasebe teknikleriyle eğitim veren mülkiye dershanesi, 1834'te de sivil yönetim okulu kurdu. Bu okulların mezunları ile Avrupa'da sivil yönetim eğitimi almak üzere gönderilen öğrencilere rağmen, hükümetin ihtiyacı tam olarak karşılanamadı. Maliye memurlukları için 1837'de muhasebe okulunu açtı. 300'den fazla öğrencisi olan okul 1840'tan sonra Mehmed Ali Paşa'nın güç kaybına uğramasıyla zarar gördü.
1835 yılında diller okulu kuruldu. Öğrenciler hazırlık (teçhiziye) okullarından seçilerek alınıyordu. Mezunları hükümet tarafından çeşitli mevkilerde tercüman ve okullarda Fransızca öğretmeni olarak tayin ediliyordu. Tercüme bölümünün başkanı olarak dil okulu kadrosundaki Rifâa Tahtâvî görevlendirildi. Tercüme bölümünün dört ihtisas alanı vardı. Birincisi matematik; ikincisi tıp ve temel bilimler; üçüncüsü edebiyat, tarih, coğrafya ve hukuk; dördüncüsü ise Türkçe idi. Kahire Kalesi'nde ayrıca tercüme bürosu kurularak Vakâyi' Mısriyye adlı gazetenin Türkçe kısmının sorumluluğu ile diğer tercüme işleri oraya bağlandı.
Sanayi reformlarının bir dalı da tekstil idi. Bu yüzden modern ziraat okullarının eğitim programı sanayi reformlarına katkı sağlayacak nitelikteydi. Pamuk ve kök boyaların üretimi noktasında Avrupalı ve Hintli uzmanlar istihdam edildi. 1826 yılında Batı'daki teknikleri öğrenmek, modern tarım aletlerini ülkeye getirmek gibi amaçlarla Fransa'ya öğrenciler gönderildi. 1831'de Kahire'de açılan kimya okulu özellikle tekstil fabrikalarının nitelikli personel ihtiyacını karşılıyordu. 1835'te çok kapsamlı programla açılan ziraat okulu 1836'da Şübrâ'da daha büyük bir yerleşkeye taşındı.
Mehmed Ali Paşa iddialı reformlarını gerçekleştirmek için sulama kanallarını ıslah etmek, tarım arazilerini genişletirken kadastro ölçümleri yapmak, yeni kanallar açarak modern sulama sistemi kurmak, madenleri araştırmak ve işletmek, köprüler, yollar ve fabrikalar yapmak gibi işleri planladı. Ancak bu alanlarda çalışacak mühendislerden yoksun olduğu için çeşitli okullar kurmaya başladı. Mühendishane adlı bu okulların en kapsamlısı 1834'te Bulak'ta Fransız sistemi model alınarak kuruldu. 1839 yılında bu okula bağlı bir de rasathane kuruldu. Mısır'ın meşhur matematikçi, mühendis ve bilim adamları bu okuldan çıkmaya başladı. 1834'te Kahire'de madencilik okulunu kurdu. Bu okul daha sonra çok kapsamlı şekilde faaliyet göstermesi amaçlanan mühendishaneye dahil edildi.
Mehmed Ali Paşa'nın son yıllarında misyonerler ve Avrupalılar Mısır'daki eğitim sistemini bugüne kadar etkileyen okullar kurmaya başladı. 1840 yılında Lazaristler İskenderiye'de misyoner okulu kurdu. Bu okula Fréres cemiyeti de destek verdi. 1847'de iki misyoner teşkilatı arasında anlaşmazlık çıkınca Fréres cemiyeti İskenderiye'de St. Katherine adlı okulu kurma izni aldı. 1844'te Fransız Filles de la Charite cemiyeti Medresetü'r-rahme (Misércorde) adıyla bir okul kurdu. Yine 1844'te Bon Pasteur cemiyeti de Dame du Bon Pasteur adlı rahibeler okulunu Şübrâ'da açtı. Fransızlar'la rekabet halindeki İngilizler, Protestan misyoner cemiyetlerini destekledi. Anglikan kilisesinin desteğinde Kıptîler arasında Protestanlığı yaymak ve papaz yetiştirmek amacıyla 1845'te kurulan okulun otuz beş öğrencisi vardı. 1835'te Ladies Society tarafından gönderilen Miss Holiday'in idare ettiği kız misyoner okulunda 100 kadar öğrenci vardı. Kavalalı ve yakınlarının kızları hem Mısırlı hocalar hem de aralarında misyonerlerin de olduğu Alman, Fransız ve İngiliz hocalardan dersler alarak Doğu ve Batı tarzında yetiştirildi.
Mısır'ın kadim hıristiyan halkı olan Kıptîler, sıbyan mekteplerine benzer okullarında İncil'i merkeze alarak okuma yazma öğretiyorlardı. Kıptî okulları yaşadıkları mahallelerin içindeydi. Geleneksel olarak Kıptî aileler çocuklarını devlet nezdinde kâtip ve hesap uzmanı olarak görev alması için yetiştirmeye gayret ediyordu. Bu yüzden eğitim aile içinde başlıyor ve söz konusu meslekler babadan oğula geçiyordu. İleri seviyedeki okulları ise kilise bünyesindeydi. Mehmed Ali Paşa zamanında kızlar için Özbekiye ve Hâretüssekâyîn'de özel okulları vardı. Matematik, mantık ve muhasebe ağırlıklı okul programında İngilizce, Fransızca, İtalyanca yanında Arapça ve Kıptîce gibi dersler özenle veriliyordu. Kavalalı zamanında Kahire'de yaşayan yahudi aileler modern tarzda özel okullar kurdu. Bunların en meşhuru Adolphe Crémieux olarak bilinen asıl adı Isaac Moise (1796-1880) olan Fransız politikacı, iş adamı ve yahudi lideri tarafından 1840 yılında kurulan Ecoles Crémioux adlı okuldur. Kızlar ve erkekler için ayrı binalarda eğitim veriliyordu. Mısır'da yaşayan Ermeni azınlığa ait Bulak'ta 1828'de kurulan ve Avrupa tarzında eğitim veren özel Ermeni ilkokulu vardı. Mısır'da yaşayan Yunan azınlığa ait okullar ise 1821 ayaklanmasından sonra açıkça faaliyetlerine son vermişti. Ancak 1843'ten sonra yeniden Yunan Ortodoks Okulu adıyla okullar açılmaya başlandı.
Mehmed Ali Paşa giriştiği reformları anlayan ve uygulayan bir kadro kurmaya öncelik verdi. Eğitim reformu sayesinde Batı eğitiminden geçen uzmanlar aracılığı ile askerî ve sivil bürokrasinin ihtiyaç duyduğu nitelikli personeli yetiştirmeye çalıştı. Yeni açılan okullarda askerî alana yetenekli kumandanlar, sivil bürokrasiye etkin memurlar ve sanayi alanındaki çeşitli fabrikalara maharetli yöneticiler yetiştirdi. 1841 yılından sonra Mehmed Ali Paşa'nın kurduğu devlet okullarının çoğu İngilizler'in baskısıyla kapatıldı.
Mısır'da kamu otoritesi tarafından sürdürülen eğitim reformları I. Abbas Hilmi Paşa (1849-1854) ve Said Paşa (1854-1863) dönemlerinde gerekli desteği görmekte zorlandı. Mehmed Ali Paşa'dan sonra eğitim reformu sürdürülemediği gibi eğitim politikasını yürüten ve denetleyen kurumlardan Dîvânü'l-medâris bile ortadan kaldırıldı. Bazı okullar kapatıldığı için okul binaları kaderine terkedildi.
Abdülkerîm, Ahmed İzzet. Târîhu’t-Ta‘lîm fî Asri Muhammed Ali. Kahire 1938.
Ergün, Mustafa. “Mehmet Ali Paşa Zamanında Eğitimin Batılılaşması”. Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi. 16/3 (2015), s. 277-294.
Ertuğrul, Arzu. Kavalalı Mehmet Alı̇ Paşa Dönemı̇’nde Mısır’da Edebı̇ ve Kültürel Hayat (1805-1848). YLT, İstanbul Üniversitesi, 2018.
Fahmy, Khaled. “The Era of Muhammed Ali Pasha”. The Cambridge History of Egypt II: Modern Egypt, from 1517 to the End of the Twentieth Century. ed. M. W. Daly. Cambridge 1998, s. 139-179.
Heyworth-Dunne, James. An Introduction to the History of Education in Modern Egypt. London 1939.
İhsanoğlu, Ekmeleddin. Mısır’da Türkler ve Kültürel Mirasları. İstanbul 2006.
Kızıltoprak, Süleyman. Mehmet Ali Paşa’dan II. Abbas Hilmi Paşa’ya Mısır’da Osmanlı’nın Son Yüzyılı. İstanbul 2010.
Kutluoğlu, Muhammed H. The Egyptian Question (1831-1841): The Expansionist Policy of Mehmed Ali Paşa in Syria and Asia Minor and the Reaction of the Sublime Porte. İstanbul 1998.
a.mlf. “Kavalalı Mehmed Ali Paşa”. DİA. 2002, XXV, 62-65.
Marsot, Afaf Lutfi al-Sayyid. Egypt in the Reign of Muhammad Ali. Cambridge 1984.
Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/kavalali-mehmed-ali-pasa
Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Mısır hidivi ve hanedan kurucusu.