Siyasî, toplumsal, kültürel, edebî ve eğitim içerikli dergi.
Siyasî, toplumsal, kültürel, edebî ve eğitim içerikli dergi.
Derginin yayımlanmasında XIX. yüzyılın başında Rusya'da meydana gelen iç karışıklıklar sebebiyle, Osmanlı topraklarına gelen Ahmed Agayef, Yusuf Akçura, Hüseyinzâde Ali gibi Türk aydınlarının önemli rolü vardır. Yusuf Akçura 1908 yılında İstanbul'a geldiğinde Veled Çelebi ve Necip Asım gibi dostlarıyla Türkler'in tarihi, dili, edebiyatı, şiiri ve toplumsal özellikleriyle ilgili çalışmalar yapmak amacıyla Türk Derneği'ni kurdu. Dernek kendi adını taşıyan yedi sayılık bir dergi çıkardı. Bu derneği 1911 Ağustos tarihinde kurulan Türk Yurdu Cemiyeti ve Mart 1912'de faaliyetlerine başlayan Türk Ocakları ve Türk Bilgi Derneği takip etti.
Türk Yurdu adında bir derginin çıkarılma teklifi Mehmed Emin'den (Yurdakul) geldiği söylense de fikrin öncelikli sahibi Yusuf Akçura'dır. Orenburglu zengin Tatar müslümanı Mahmut Bay Hüseyinov Osmanlı Devleti'nin "hayır işlerinde kullanılmak üzere" (Türk Yurdu, 1912: 278) büyük miktarda bağışta bulunmuş, Yusuf Akçura'da bununla eğitim hizmetlerine ağırlık vererek 31 Ağustos 1911'de Türk Yurdu dergisini yayımlamaya başlamıştır.
Derginin kurucuları arasında Yusuf Akçura, Mehmet Emin, Ahmet Hikmet, Ahmed Agayef, Hüseyinzâde Ali ve Âkil Muhtar beyler yer almıştır. Derginin ilk dönemlerindeki önemli isimlerden biri de Ziya Gökalp'tir. Ahmed Agayef, M. Fuat Köprülü, Mehmet Emin Yurdakul, Halim Sabit Şıbay, Yusuf Ziya Ortaç, Kâzım Nami Duru, Abdülhak Hamid Tarhan, Ispartalı Hakkı, Hamdullah Suphi, Bursalı Mehmed Tâhir, Ufalı Toktamış, Ruşen Eşref Ünaydın, Necip Asım Yazıksız, İsmail Gaspıralı, Ömer Seyfeddin, Nâfi Atuf, Halide Edip en çok yazıları görülen yazarlardan bazılarıdır. Dergi ilk çıktığında büyük bir ilgi görmüş, sayıların ek baskıları yapılmıştır. Aylık, haftalık, on beş günlük olmak üzere farklı zaman aralıklarında çıkan derginin tirajı yıllara ve toplumsal siyasal olaylara göre değişiklik göstermiştir.
Türkiye'nin en uzun süreli dergisidir. Bugüne kadar sekiz dizi halinde yayımlanan derginin yayın periyodiğinde değişimler olmuştur. Birinci dizi, 1911-1918 yılları arasında 161 sayı çıkmıştır. Dergi bu yıllarda (1917) Türk Ocakları'nın yayın organı olmuştur. İkinci dizi, sadece dört sayının yayımlanabildiği 1923 senesidir. Üçüncü dizi, 1924-1931 yılları arasındadır ve bu süreçte altmış sayı yayımlanmıştır. Türk Yurdu 1929 Ocak ayından itibaren Latin harfleriyle yayımlanmaya başlanmıştır. Derginin dördüncü safhası 1942-1943 yılları arasıdır ve bu tarihlerde dokuz sayı yayımlanmıştır. Beşinci dizi, 1954-1957 yılları aralığıdır. Bu süreçte otuz altı sayı çıkmıştır. 1959-1968 yılları arasında Türk Yurdu yetmiş sayı çıkmıştır (altıncı dizi). 1970'te dört sayının yayımlandığı yedinci dizisinden sonra 1987'de yayımlanmaya başlanan dergi 1989'a kadar yirmi beş sayı çıkmıştır (sekizinci dizi). Türk Yurdu 1989 yılından itibaren dokuzuncu dizisinde yayımlanmaya devam etmektedir ve Ocak 2022 tarihinde 413. sayısını yayımlamıştır.
Türk Yurdu'nun amacını dergi adının isim klişesi altında yer alan "Türkler'in Fâidesine Çalışır" sloganı belirlemiştir. "Türklüğe hizmet etmek, Türkler'e fâide dokundurmak" temel amaçtır. Dergi, bütün Türkler'ce kabul edilecek bir ideal peşinde olduğunu ifade etmiş "Türkler'in çoğunluğu tarafından okunabilecek", dili sade ve halkın geneline faydalı bilgilerin verilmesini benimsemiştir. Özellikle Osmanlı'nın son döneminde dünyanın her yerindeki Türkler'in tanışmalarını önemseyen derginin bu hedefe yönelik yayınlar yaptığı görülmektedir. Dergi her ne kadar belirgin hiçbir siyasî hareketin sözcüsü olmayacağını ifade etse de II. Meşrutiyet döneminde Türkçü görüşün en belirgin ifade aracı haline gelmiştir. Cumhuriyet döneminin farklı zaman aralıklarında da daima milliyetçi, zaman zaman muhafazakâr ve yerli düşüncenin sözcüsü olduğunu ifade etmiştir.
Dergide hemen her dönem, dil, edebiyat, siyaset, sanat, mimari, tarih, coğrafya, biyografi, müzik ve diğer bütün folklor alanlarında yazılar kaleme alınmıştır. Bütün bu yazılarda, "millîliğe" vurgu yapılmış, "millî toplum", "millî ekonomi", "millî terbiye" ve "millî kültür ve devlet" oluşturma hedefi ön planda tutulmuştur.
Derginin, yayımlanan yazıların niteliği ve yazarları bakımından eğitim tarihi açısından önemli bir yeri vardır. Dergi çevresinde seminer, konferans, öğrencileri her bakımdan desteklemek (iaşe, ibate, burs vb.), okuma yazma kursları açmak, kitap, broşür vb. mevkûte basmak ve yayımlamak gibi faaliyetler sürdürülmüştür. Dergide kitap tanıtımları yapılmış, eğitimle ilgili haberlere sürekli yer ayrılmıştır. Türk Yurdu'nun önemli eğitim faaliyetlerinden biri Anadolu başta olmak üzere bazı Avrupa şehirlerinde (Lozan, Paris, Viyana ve Cenevre) Türk Yurdu talebe derneklerini kurmak ve buralardan düzenli olarak İstanbul'a bilgi akışı sağlamaktır.
Türk Yurdu Cumhuriyet öncesi dönemde "millî terbiye" kavramının önde gelen savunucusudur. Yusuf Akçura, Ziya Gökalp, Ahmed Agayef ve Nâfi Atuf (Kansu), Halide Edip (Adıvar) ve İsmail Gaspıralı eğitime dair çok sayıda makale yayımlamıştır. Gaspıralı Tercüman'da savunduğu usûl-i cedit eğitim reformunu, Türk Yurdu üzerinden Türkiye'de de yaygınlaştırmak istemiştir. Cumhuriyet'in ilanından sonra inkılapları destekleyen Türk Yurdu, eğitimin yaygınlaşması, okuma yazmanın arttırılması ve millî kültüre dayalı eğitim sisteminin inşası için çalışmıştır.
1950 sonrası dizilerinde başta Mümtaz Turhan olmak üzere, Peyami Safa, Erol Güngör, Emin Bilgiç, Galip Erdem, Dündar Taşer, Nevzat Kösoğlu gibi Türk milliyetçisi aydınların en çok üzerinde yazı yazdıkları konulardan biri Türkiye'nin millî eğitim meselesi olmuştur. Türk Yurdu'nda sadece Türkiye'nin eğitim meselesi değil, başta bütün Türk devlet ve toplumlarının eğitim ve kültür sorunları olmak üzere Kırım, Kafkasya, Balkanlar/Rumeli, Suriye, Irak ve diğer bölgelerdeki Türk topluluklarının talim, terbiye ve irfanına dair her türlü meselesi de dile getirilmeye çalışılmıştır.
Türk Yurdu'nun siyasî ve ideolojik yönü üzerine farklı disiplinlerde (dil, kültür, kimlik, edebiyat, folklor, siyaset bilimi, sosyoloji vb.) çok sayıda araştırma yapılmıştır. Buna rağmen derginin sırf eğitim politikası, eğitim yazıları ve eğitimci yazarları üzerine müstakil araştırmaların hayli sınırlı olduğu söylenebilir.
Akçuraoğlu Yusuf. Türk Yılı: 1928. İstanbul 1928.
Georgeon, François. Türk Milliyetçiliğinin Kökenleri: Yusuf Akçura (1876-1935). çev. A. Er. İstanbul 1999.
Gündüz, Mustafa. II. Meşrutiyet’in Klasik Paradigmaları: İçtihad, Sebilü’r-Reşad ve Türk Yurdu’nda Toplumsal Tezler. Ankara 2007.
Türk Yurdu. (1911-2022).
Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/turk-yurdu
Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Siyasî, toplumsal, kültürel, edebî ve eğitim içerikli dergi.