Osmanlı sancak merkezi, günümüzde Sırbistan’ın başkenti olan tarihî şehir.
Osmanlı sancak merkezi, günümüzde Sırbistan’ın başkenti olan tarihî şehir.
Balkan dillerinde "beyaz şehir" anlamına gelen Belgrad Osmanlı tarihinde "dârülcihad" olarak isimlendirilmiş olup yerleşim geçmişi Neolitik zamanlara kadar gitmektedir. Belgrad XVI. yüzyıldan itibaren Semendire sancağına bağlı bir kaza idi. Kadılıkla idare edilmiş olup Osmanlı idare teşkilatında nispeten büyük mahallelere atanan mevleviyet payeli bir kadı görev yapıyordu.
Kanûnî Sultan Süleyman'ın 1521 yılındaki Macaristan seferi sırasında fethettiği ve Osmanlılar nezdinde Avrupa'nın kapısı olarak kabul edilen Belgrad 350 yıl süren Osmanlı hakimiyeti boyunca gördüğü imar faaliyetleri dahilinde eğitim kurumlarıyla da donatılmıştır. 1536'da dört cami etrafında dört müslüman mahallesi varken 1560'ta bu sayı on altıya ulaşmıştır. Evliya Çelebi 1660 yılında Belgrad'ı ziyaret ettiğinde camilerinin "217 mihrap" olduğunu söyledikten sonra Sultan Süleyman, Ali Ahmed Ağa, Zeynüddin Ağa, Bayram Bey, Hasan Bey, Turgut Bey, Hâbil Efendi, Hacı İbrâhim, İbrâhim Çelebi, Hacı Sâdık, Kadri Ferhad Bey, Hacı Nezir, Hasan Ağa, Hacı Sâlih, Namazgâh, Emîr Hasan Ağa, Hacı Pîrî, Kosku Bey, Türbe, Hacı Halil, Debbağhane, Abdülcebbar Efendi, Fakir Hacı Ali, Kapıcı, İmaret, el-Hac Ali Efendi camilerini saymıştır. Ayrıca sekiz medrese, dokuz dârülhadis, 270 sıbyan mektebi, on yedi tekke olduğunu da kaydetmiştir. Ekrem Hakkı Ayverdi'nin tespitlerine göre ise Belgrad'da 250 cami, dokuz medrese, on mektep, on yedi tekke, üç imaret, on dört han, on bir hamam bulunmakta idi. Günümüze bunlardan yalnızca Bayraklı Camii gelebilmiştir.
Köprülü Fâzıl Ahmed Paşa'nın (ö. 1676) yaptırdığı dârülkurranın vakfiyesinde ana binanın yanında şeyhülkurra için iki oda, on dört talebe odası, bir fırın, bir ambar ve mescit bulunuyordu. Sultan I. Mahmud 1739 yılında kale içinde cami, medrese ve kütüphaneden oluşan bir külliye inşa ettirmiş, çok değerli kitaplar göndermiştir. Nakîbüleşraf Seyyid İbrâhim Efendi de külliyenin kuruluşundan hemen sonra şahsî kitaplarını buraya vakfetmiştir.
Yeniçeri Ağası Seyyid Hasan Paşa'nın 1743-1746 yılları arasında yaptırdığı mektep, medrese, sebil, yedi dükkân, fırın ve iki evden oluşan külliye ile kalenin İstanbul kapısı yanında 1557-1560 yılları arasında inşa edilen Bayram Paşa Külliyesi'nin medresesi şehrin diğer ilim merkezleriydi.
Vidin, Semendire ve Belgrad'ta sancak beyliği, Budin'de beylerbeyiliği yapmış olan Yahyâpaşazâde Mehmed Paşa (ö. 1551) cami, medrese, mektep, han, sebil, çeşme, kervansaray, türbe, imaret, namazgâh ve tekkeden oluşan bir külliye kurmuştur. Burası İmaret Camii ve İmaret Medresesi diye de adlandırılmaktaydı. Kapasitesi kırk talebe, on üç dânişmendi alacak kadar genişti. Şehirdeki 50 akçeli tek medrese olması dolayısıyla ileri gelen müderrisler görev yapmıştır. Kayıtlara göre Mevlânâ Mehmed 1580'de, Mahmud Efendi 1584'te, Fazlullah Efendi 1605'te, İskenderoğlu Nûrullah İbrâhim (Münir Belgradî) 1617'de, Fâzıl Süleyman 1648-1652 yılları arasında ve Kaptanzâde Timur Efendi ise 1656-1660 yılları arasında bu medresede ders vermişlerdir.
Şehrin sancak beyi olan oğlu Arslan Paşa'nın yaptırdığı (yaklaşık 1552) medrese 1581 yılında Sahn payesindeydi. Müderrislerinden İvaz Efendi 1579'da ayrılarak Vize'deki Sultâniye Medresesi'ne tayin edilmiştir.
Belgrad'da güçlü olan tasavvuf kültürü kurumlarla da kendini göstermiştir. Evliya Çelebi, mevcut on yedi tekkeden birinin Şeyh Kurucuzâde'nin Halvetî Tekkesi olduğunu söylemektedir. XVI. yüzyılda Yahyâpaşazâde Mehmed Paşa tarafından kurulan bir Bektaşî Tekkesi bulunmaktaydı. Belgrad Mevlevihanesi'nin Konya ile münasebetleri vardı. Bunlardan başka Derviş Mehmed Horasânî, Hamza Dede, Şeyh Hâşim Efendi, Koski Mehmed Paşa, Şeyh Mustafa tekkeleri de faaliyetteydi.
Müderris Ebülvefâ Ahmed Müsellem Efendi (ö. 1755), Sırbistan tarihine dair iki eser kaleme alan Belgradlı Râşid (ö. 1868); müderris, hattat ve şair Belgradlı Mehmed Sâdık Efendi (ö. 1594), Şekaik-i Nu'mâniyye'yi üç defa Türkçe'ye tercüme eden Belgradlı Muhtesibzâde Mehmed Hâkî (ö. 1567'den sonra), Terşîhât adlı eserin sahibi mutasavvıf Mustafa Belgradî (Nasuh Çelebi), şair Belgradlı Hâlis (ö. 1752), hekimbaşı ve şair Âkif Müderris (ö.1761) Belgrad'ın yetiştirdiği ilim ve edebiyat adamlarından bazılarıdır.
Günümüzde Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından bazı Osmanlı eserleri restore edildiği gibi Yunus Emre Enstitüsü de Belgrad Kültür Merkezi'nde Türkçe ve Türk kültürüne dair çalışmalarını sürdürmektedir.
Djuric-Zamalo, Divna. “Belgrad”. DİA. 1992, V, 407-409.
Duran, Nurbanu. Sırbistan Emareti Öncesi Belgrad: 1792-1830. Dr.T. İstanbul Üniversitesi, 2019.
Fotić, Aleksandar. “Yahyapaşa-oğlu Mehmed Pasha’s Evkaf in Belgrade”. Acta Orientalia Academiae Scientiarum Hungaricae. 54/4 (2001), s. 437-452.
Gökdemir, Ahmet. “Köprülü Ailesinin Kur’ân Eğitimi ve Kıraatine Katkıları”. İhya Uluslararası İslam Araştırmaları Dergisi. 4/2 (2018), s. 331-355.
Ösen, Serdar. “Balkanlarda Mevleviliğin Yayılması ve Kurulan Mevlevîhâneler”. Yeni Türkiye. sy. 67 (2015), s. 1799-1814.
Türkmen, İlhan. XVI. Yüzyılda Belgrad Kazası. Dr.T, Gazi Üniversitesi, 2016.
Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/belgrad
Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Osmanlı sancak merkezi, günümüzde Sırbistan’ın başkenti olan tarihî şehir.