Temel eğitimde okutulan sosyal bilimler içerikli ders.
Temel eğitimde okutulan sosyal bilimler içerikli ders.
Sosyal bilgiler 2005 tarihli "Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı"nda "Bireyin toplumsal varoluşunu gerçekleştirebilmesine yardımcı olması amacıyla; tarih, coğrafya, ekonomi, sosyoloji, psikoloji, siyaset bilimi ve hukuk gibi sosyal bilimleri ve vatandaşlık bilgisi konularını yansıtan ve insanın sosyal ve fizikî çevresiyle etkileşiminin incelendiği bir ilköğretim dersi" olarak tanımlanmaktadır. Tanım, söz konusu tarihte Türkiye'de öğretim programlarının yeniden düzenlendiği eğitim yaklaşımının esaslarını içermektedir. Bu yönüyle söz konusu tanım, sosyal bilgiler dersini yapılandırmacılık yaklaşımı açısından açıklamaktadır. 2005 yılından sonra yapılan 2017 ve 2018 tarihli yenilemelerde dersin tanımlanmadığı ancak "Özel Amaçlar" ve "Dersin İşlenişinde Dikkat Edilecek Hususlar" başlıkları altında temel özelliklerinin ayrıntılı biçimde açıklandığı görülmektedir. "Sosyal bilgiler dersinin en yaygın tanımı vatandaşlık yeterliklerini geliştirmek için sosyal ve beşerî bilimlerin entegre edildiği bir çalışma alanı olup doğa bilimlerinden aldığı içeriğin yanı sıra ekonomi, coğrafya, tarih, hukuk, felsefe, siyaset bilimi, psikoloji ve sosyoloji gibi disiplinler üzerine dayalı sistematik ve eşgüdümlü bir çalışma sağlar" şeklinde ifade edilmektedir.
Sosyal bilgiler adı altında bütünleşik, çok boyutlu, disiplinler arası ve durağan olmayan bir ders içeriği oluşturarak yaygın bir "iyi vatandaş-demokratik insan" yetiştirme düşüncesi, ilk olarak Amerika'da ortaya çıkmıştır. 1783 yılında Amerikan bağımsızlık savaşının sona ermesinin ardından, demokratik, kapitalist ve bağımsız bir ülke olarak yaşama idealinin ortaya çıkmasıyla bu ideallerin bireysel özgürlük, mutluluk ve zenginlik getireceğine inanmayı içeren bir vatandaşlık tanımı belirmişti. Bu tanımın temellendirilmesi ihtiyacı bir vatandaşlık eğitim programı oluşturulması fikrini doğurdu.
Özellikle Batı modernleşmesinin ve milliyetçi akımların artması XIX. yüzyılda çok uluslu bir yapıya sahip Osmanlı Devleti'nin kamu politikalarını etkilemiştir. Eğitimi bu etkileri yönetmenin ve ideoloji kazandırmanın bir yolu olarak kullanan politikalar, yeni bir kamu bilinci oluşturarak "vatandaşlık kimliği" kazandırmaya çalışmıştır. Osmanlıcılık gibi akımlar da bunu destekler mahiyettedir. 1876 yılından itibaren müslim ve gayrimüslim tebaanın Osmanlı Devleti'ne bir yurttaşlık bağı ile bağlanmaları amacıyla ilköğretimin ülke sathında yaygınlaştırılmasıyla birlikte, bugün sosyal bilgiler dersinin içeriğini oluşturan sosyal bilim dallarının vatandaşlık bağlamında okullara ders olarak konulduğu görülür. Bununla birlikte vatandaşlık olgusunun daha çok ahlakî bir tekâmül olduğu varsayımı ile ders içerikleri belirlenir. Sosyal bilgiler dersine tekabül eden ilk ders, 1913 yılında okutulan "mâ'lûmât-ı medeniye ve ahlâkiye ve iktisâdiye" dersidir. Söz konusu ders, zaman içinde "musâhâbât-ı ahlâkiye ve mâ'lûmât-ı vataniye" (1924), "yurt bilgisi" (1934), "yurttaşlık bilgisi" (1948) adlarını almış ve nihayet 1968 yılında ilk defa sosyal bilgiler adıyla okutulmaya başlanmıştır. Söz konusu dersin farklı adlarla amaçları ve içerikleri, zamanın getirdiği değişiklik zaruretleri sonucunda 1924'ten başlayarak, 1930, 1948, 1961, 1968, 1990, 1998, 2005, 2017 ve 2018 yıllarında ilköğretim düzeyinde yenilenmiştir. Ortaöğretim düzeyinde program değişiklikleri ise 1932, 1938, 1949, 1962, 1970, 1985 yıllarında yapılmıştır. 2005 yılında yapılan düzenlemelere kadar eğitim programları davranışçılık yaklaşımına göre oluşturulmuşken 2005'ten sonra yapılan düzenlemelerde yapılandırmacılık yaklaşımının etkileri görülür. Türkiye'de 2022 yılı itibariyle, 2018 tarihli sosyal bilgiler dersi öğretim programı yürürlüktedir. Sosyal bilgiler dersinin programda yer almasının gerekçesi mevzuatta açıkça belirtilmemekle birlikte 1739 sayılı kanunun genel amaçlar başlığı altında geçen "Bireylerin, Atatürk inkılap ve ilkelerine bağlı, Türk milletinin millî, ahlakî, insanî, manevi ve kültürel değerlerini benimsemiş, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven, sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getiren yurttaşlar olarak yetiştirilmesi" gibi ifadelerin olduğu bazı maddeleri bu dersin içerikleri ile örtüşmektedir.
Sosyal bilgiler dersinin amaçları çok kapsamlı ve çok boyutludur. İnsanın içinde doğduğu toplumla birlikte mutlu biçimde yaşayabilmesi için gereken karmaşık ve birbiriyle ilişkili zorunlulukların tamamı, bu dersin özel amaçlarını oluşturur. Değişen toplumsal ihtiyaçlara ve yönelimlere, ulusal ya da küresel zorlayıcıların türlerine göre kimi amaçlar öne çıkabilir. Genel kabul gören sınıflamaya göre amaçlar, "bilgi, beceri, tutum ve değerlerle sosyal katılıma ilişkin olanlar" olmak üzere dört ana kategoride incelenmektedir. Bu kategoriler, bilgiyi bilimsel metodoloji eşliğinde arayışı, denetleyişi ve kullanışı, bilişsel ve sosyal becerilerin gelişimini, sosyalleşmeyi ve değer kazanımını içerirler. Bütün amaçlar vatandaşlık bağlamı içinde ele alınırlar ve insana, iyiliğe, gelişmeye, olgunlaşmaya ilişkin örtük bir felsefî zemine otururlar. Türkiye'de okutulan sosyal bilgiler dersinin özel amaçlarının, farklı tarihlerde yürürlükte olan programların tamamında da küçük değişikliklerle yukarıda dile getirilen esaslar gözetilerek belirlendikleri görülür.
Sosyal bilgiler dersinin içeriği, belirlenmiş özel amaçlara öğrencilerin ulaşmasını sağlamak amacıyla disiplinler arası ve bütüncül bir anlayışla düzenlenir. Bu düzenleme, tema ya da öğrenme alanı başlıkları altında yapılır. Türkiye'de "öğrenme alanı" adlandırması tercih edilmektedir. Öğrenme alanları, farklı sosyal bilim disiplinlerinin yöntem ve verilerinin eş zamanlı kullanılmasını ve gerçekliğe farklı bakış açılarından bakılmasını gerektirir. Öğrenme alanlarının perspektifinin, "genişleyen çevre programı" yaklaşımına uygun olarak, her yıl genişleyecek biçimde yapılandırılması öngörülür. Bu genişlemenin, "yakından uzağa", "somuttan soyuta", "bilinenden bilinmeyene" doğru olması beklenir. Dünya genelinde öğrencinin, gerçekliği bütün boyutlarıyla incelemesi hususunda zemin oluşturması için Sosyal Bilgiler Ulusal Konseyi tarafından 1994 yılında belirlenmiş olan öğrenme alanları yaygın kabul görmektedir. Bunlar: "Kültür", "zaman, süreklilik ve değişim", "insanlar, yerler ve çevreler", "birey ve kimlik", "bireyler, gruplar, sosyal örgütler", "güç, otorite ve yönetim", "üretim, dağıtım ve tüketim", "bilim, teknoloji ve toplum", "küresel bağlantılar" ile "vatandaşlık idealleri ve uygulamalar" olarak belirlenmiştir. Türkiye'de yürürlükte olan öğretim programı da bu öğrenme alanlarını çerçeve olarak almıştır.
Sosyal bilgiler dersi, yukarıda tanımlarda adları geçen sosyal bilimlerin, kabul edilen öğrenme yaklaşımı çerçevesinde yöntem ve içeriklerinin disiplinler arası bir yaklaşımla edinilmesini ve kullanılmasını gerektirir. Öğrencinin bir ders boyunca, bu "birkaç" sosyal bilim dalının yöntem ve verilerinden yararlanması beklenir. Bununla birlikte, yararlanılan sosyal bilimin bütün ağırlığının sosyal bilgiler dersine yansıması beklenmez; daha çok, vatandaşlık bağlamında, temel olabileceği beklenen içerikle sınırlı tutulur. Mesela tarih, aile tarihi, yerel tarih, kanıt sorgulanması, millî günlere ve bayramlara temel olan olgular, model alınması beklenen kişiler; coğrafya, konum, şehir, ülke, kıta, doğal ve beşerî kaynaklar; antropoloji basit somut kültür öğeleri, kültürün gelişimi; siyaset bilimi, oy verme, seçme seçilme hakkı, demokrasi, özgürlük kavramları; hukuk, hak, çocuk hakları din ve vicdan özgürlüğü, kadın hakları, yasa, hukukun üstünlüğü; ekonomi, aile bütçesi, üretim, dağıtım, israf, verimlilik; arkeoloji, Anadolu'nun ilk çağları, müze ve ören yerleri; sosyoloji, sivil toplum örgütleri, vakıflar ve dernekler, sosyal etkileşim, toplumsal roller vb. ile sınırlandırılır.
1970 yılında Amerika'da Barth ve Shermis tarafından öğretmenlerle yapılan görüşmeler sonucunda onların, ne yapmak istedikleri, bunu nasıl yapabilecekleri konusundaki görüşleri ve uygulamaları ile dersin ana hedefinin ne olması gerektiği konusundaki görüşlerinden derlenmiş olan üç yaklaşım, sosyal bilgiler öğretiminde "üç gelenek" olarak da bilinmektedir. Bunlar "Vatandaşlık Aktarımı Olarak Sosyal Bilgiler", "Sosyal Bilim Olarak Sosyal Bilgiler" ve "Yansıtıcı İnceleme Alanı Olarak Sosyal Bilgiler" adlarıyla kategorize edilmektedir. Bu üç yaklaşımın amaç, yöntem ve içerik tercihleri, ilgili literatürden yararlanılarak Öztürk (2012) tarafından şu şekilde ifade edilmiştir: Sosyal bilgilerde vatandaşlık aktarımı, "Vatandaşlık, karar almada en iyi, en doğru değerlerin telkiniyle geliştirilir" amacına yönelik olarak sunuş yoluyla aktarım yöntemi kullanılarak gerçekleştirilir. Bu yaklaşımda içerik, bir otorite tarafından, öğretmenin yorumuyla inanç, değer ve tutumları göstermesi için belirlenir. Sosyal bilim olarak sosyal bilgiler yaklaşımında amaç vatandaşlığın, karar almada sosyal bilimlerin yöntem, süreç ve problemlerinin işe koşulmasıyla geliştirilmesidir. Bu yaklaşımda içerik, hem ayrı ayrı hem de bütünleşmiş biçimde sosyal bilimlere ait yapı, kavram, problem ve süreçlerdir ve yöntem olarak öğrenciler sosyal bilimlerin her birinin kendine özgü çalışma yöntemi uygulamaktadır. "Yansıtıcı inceleme alanı olarak sosyal bilgiler" yaklaşımı, "Vatandaşlık en iyi şekilde insanların karar verirken ve problem çözerken ihtiyaç duydukları bilgi ve becerilerin bir araştırma sürecinde kullanılmasıyla gelişir" amacını benimsemektedir. Bu yaklaşımda içerik, öğrenciler tarafından araştırma konusu olarak seçilen sorunlar ve bunların ilişkili boyutlarıdır. Aynı zamanda yöntem, problemler üzerinde çalışarak çatışmaları çözmeyi hedefleyen karar verme çalışmalarıdır.
Aktekin, Semih v.dğr (ed.). Çok Kültürlü Bir Avrupa İçin Tarih ve Sosyal Bilgiler Eğitimi. Ankara 2009.
Barr, Robert v.dğr. Sosyal Bilgilerin Doğası. çeviri editörü C. Dönmez. Ankara 2013.
Dilek, Dursun (ed.). Sosyal Bilgiler Eğitimi. Ankara 2016.
Doğanay, Ahmet. “Çağdaş Sosyal Bilgiler Anlayışı Işığında Sosyal Bilgiler Programının Değerlendirilmesi”. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. 17/2 (2008), s. 77-96.
MEB. Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı. 2005.
MEB. Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı. 2018.
Öztaşkın, Özlem Bektaş. “Sosyal Bilimler ve Sosyal Bilgiler”. Sosyal Bilgilerin Temelleri. ed. R. Turan – T. Yıldırım. Ankara 2016, s. 1-34.
Öztürk, Cemil (ed.). Sosyal Bilgiler Öğretimi: Demokratik Vatandaşlık Eğitimi. Ankara 2012.
Yalçın, Ali – Akhan, Nadire Emel. “Cumhuriyetten Günümüze Sosyal Bilgiler Programlarının Sosyal Bilgiler Öğretim Yaklaşımlarına Göre İncelenmesi”. Kuramsal Eğitimbilim Dergisi. 12/3 (2019), s. 842-873.
Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/sosyal-bilgiler-egitimi
Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Temel eğitimde okutulan sosyal bilimler içerikli ders.