A

ALTERNATİF EĞİTİM

Modern eğitimin sorunlarına dikkat çekerek yeni bir model önerisi getiren eğitim yaklaşımları.

  • ALTERNATİF EĞİTİM
    • Akif PAMUK
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/alternatif-egitim
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    ALTERNATİF EĞİTİM
ALTERNATİF EĞİTİM

Modern eğitimin sorunlarına dikkat çekerek yeni bir model önerisi getiren eğitim yaklaşımları.

  • ALTERNATİF EĞİTİM
    • Akif PAMUK
    • Web Sitesi: Türk Maarif Ansiklopedisi
    • Son Güncellenme Tarihi: 18.12.2022
    • Erişim Tarihi: 23.10.2025
    • Web Adresi: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/alternatif-egitim
    • ISBN ve DOI Numarası:
    • Bu metni kaynak göstererek kullanabilirsiniz.
    ALTERNATİF EĞİTİM

Alternatif eğitim uygulamaları, kamusal yaygın eğitimde başarılı olamayan veya bu sürece bir sebebiyle dahil olmayan öğrencilerin akademik gereksinimlerini karşılamak ve onları desteklemek için ortaya çıkmıştır. Alternatif okullar, süreç içinde eleştirel pedagojinin yaygın eğitime getirdiği eleştirilerden hareketle, başka bir eğitimin mümkün olabileceği düşüncesini hayata geçirmek isteyen bilim insanları, eğitimciler ve ebeveynler tarafından kurulan kurumları ifade etmektedir. Başka bir deyişle tarihsel olarak yaygın eğitimin dışında kalan grupları toplumun bir parçası haline getirmek için ortaya çıkan alternatif okullar, farklı yaklaşımlardan aldıkları ilhamla yaygın eğitimin yerine inşa edilen kurumları tanımlar. Ulus-devletler ve ideolojiler çağında modern eğitim modernitenin dünya tasavvurunu içselleştirmiş makbul bireylerin yetişmesinin ve egemen söylemin sürdürülebilirliğinin bir aracı haline gelmiştir.

XX. yüzyılda Amerika'nın bir dünya gücü olarak ortaya çıkmasında eğitim hem bir sebep hem bir sonuç olarak çok başat bir konumda kabul edildi. İyi eğitimli bireyler sanayi üretimini hızlandırmakta, üretimle zenginleşen toplum ve yetişkinler de çocuklarının sosyal hareketliliği için daha fazla eğitim talep etmekteydi. Kitlesel eğitimin bir ilerleme aracı olarak görülmesi, aynı zamanda ilerlemeci eğitim ilkelerinin mesela "yaparak, yaşayarak öğrenme" mottosunun popülerleşmesini sağladı. Böylelikle yaygın eğitim ve ilerlemecilik fikri ulus-devletler için eğitimde hâkim bir paradigma haline geldi. Modernleşme pratiğini uygulamaya çalışan ülkeler için de zorunlu eğitimin yaygınlaşması ile modernleşme arasındaki nedensellik ilişkisi nesnel bir forma dönüştü.

Her ne kadar yaygın eğitimin toplumsal eşitsizliği ortadan kaldıracağına dair inanç kabul görse de kapitalizmle ve ulus-devletle olan ilişkisi modern eğitimin eleştirilmesine sebep oldu. Eğitim ve sınıf, eğitim ve iktidar ilişkilerine odaklanan Eleştirel pedagoji bu yüzden sadece yaygın eğitimi eleştirmekle kalmadı aynı zamanda okulsuzluk taleplerinin de temelinde yer alan düşünceleri ortaya koydu.

Eleştirel pedagojiye göre modern okulda aktarılan bilgi ve becerilerle egemen ideolojiyi temsil eden seçkinler sınıfının temel amacı kendi iktisadî çıkarlarına hizmet edebilecek, ihtiyaç duyduğu bireyleri yetiştirmektir. Okulda eğitimsiz bireylere sınıf egemenliğinin getirdiği düzene saygılı olmaları benimsetilir. Güzel yazma ve konuşma dersleri öğretilerek burjuva patronları ile düzgün biçimde iletişim kurma ve astlarına uygun biçimde emretmeleri öğretilir. Okul böylelikle devletin bir ideolojik aygıtı olarak düzene boyun eğmiş bireyler yetiştirir.

Türkiye'de eğitim, modernleşme bağlamında hem eleştirel pedagoji tartışmalarından hem de alternatif eğitim uygulamalarından etkilendi. Osmanlı eğitim modernleşmesi sürecinde alternatif eğitim uygulamaları ve eleştirel pedagoji metinleri çok kısa bir sürede Türkçe'ye kazandırıldı. Bu durum Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti elitlerinin ve aydınlarının modernleşme sürecinde eğitime yüklemiş oldukları anlamı ortaya koyması açısından önemlidir. 1923 sonrası Türkiye'sinde eğitim politikalarının belirleyicisi ilerlemeci ve pozitivist anlayışlardır. Bu sebeple alternatif eğitim tartışmalarının uygulama örneklerini görmek oldukça zordur. Diğer taraftan özellikle 2000'li yıllar gerek Türkiye'nin Avrupa Birliği hedefi çerçevesinde yapılan düzenlemelerle gerekse eğitim politikalarında özel sektörün aktif olarak yer almasıyla alternatif eğitim uygulamalarını daha yoğun gündeme getirmiştir. 2021-2022 eğitim öğretim yılı verilerine göre okul öncesi düzeyde özel okullar toplam okul öncesi kurumların %44,2'sini oluşturmaktadır (MEB, 2022). Bu durum özel okulları eğitim öğretim süreçlerini çeşitlendirmeye zorlamakta ve alternatif eğitim uygulamaları da bu bağlamda artmaktadır. Bu açıdan bakıldığında alternatif eğitim uygulamaları her kademede öğretim stratejilerini arttırmakta ve öğretim süreçlerini çeşitlendirmektedir. Türkiye'deki alternatif eğitim kurumları farklı pedagojik yaklaşımlardan ilhamla kültürel adaptasyonu sağlayarak yeni bir form üretmeye çalışmaktadır.

Alternatif eğitim ve alternatif okullar arasında Montessori, Waldorf, R. Emilia yaklaşımları ile demokratik okullar ön plana çıkmaktadır.

M. Montessori'nin (1870-1952) pedagojik yaklaşımını benimseyerek kurulan okullarda uygulanan alternatif eğitim uygulamaları Montessori metodu olarak isimlendirilmektedir. Günümüzde dünyanın değişik yerlerinde 20.000 civarı Montessori okulu vardır (Montessori Census, 2020). Bu okulların büyük bir kısmı 0-3 yaş (infant/ toddler) ve erken çocukluk dönemine hitap etmektedir. Ardından ilkokul ve ortaöğretim öğrencilerini kabul eden okullar gelmektedir.

1923 yılında Mustafa Rahmi'nin (Balaban) M. Montessori'nin Çocuklar Evi kitabını çevirisiyle Türkçe literatüre giren Montessori metodunun uygulama örnekleri 2000'li yılların başlarında ortaya çıkmıştır. 2010 sonrası ise özellikle erken çocukluk dönemine yönelik okulların sayıları hızla artmıştır. 2020 sonrasında ise ilkokul ve ortaokul düzeyinde eğitim veren kurumlar ortaya çıkmıştır.

Waldorf pedagojisi, R. Steiner'in (1861-1925) düşünceleri etrafında şekillenmiş bir alternatif eğitim yaklaşımıdır. Türkiye'de Waldorf pedagojisi 2000'li yıllarda tartışılmaya başlanmıştır. 2008 yılında Waldorf girişimi İstanbul'un kurulmasıyla başlayan süreç ile İstanbul'un farklı semtlerinde okul öncesi düzeyde Waldorf temelli anaokulları açılmıştır. Türkiye'de yoğunluk İstanbul'da olmak üzere Waldorf temelli on üç yuva ve anaokulu bulunmaktadır. Üst düzey kademeler içinse Waldorf Eğitim Vakfı Alanya Özel Yaşam Okulları'nda anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde bir okul bulunmaktadır. Kurumların öğretmen eğitimleri The International Association for Steiner/Waldorf Early Childhood Education (IASWECE) ve Eğitim Sanatı Dostları Derneği (ESDD) iş birliğinde gerçekleşmektedir.

Reggio Emilia yaklaşımı, 1945 yılında II. Dünya Savaşı sonrasında İtalya'da savaş sonrası çocuklarının gelecekleri için endişelenen ebeveynlerle L. Malaguzzi önderliğinde kurulmuştur. Bu pedagojik yaklaşım okulun bulunduğu bölgenin adını almıştır.

Türkiye'de Reggio Emilia yaklaşımı 2000'li yıllarda tartışılmaya başlanmıştır. İlkokul ve ortaokul düzeyinde faaliyet gösteren bir okul bulunmaktadır. Ayrıca kimi anaokulları Montessori metodu ile Reggio Emilia yaklaşımını birlikte kullanmaktadır.

Demokratik okullar da alternatif okullardan biridir. Demokratik değerleri içselleştirmiş, özgür bireyler yetiştirmeyi amaçlayan ve öğrenci katılımını temel alan okullar demokratik okullar olarak adlandırılmaktadır. Demokratik okullar bireye öğrenci, çocuk gibi rollerden ziyade doğrudan birey kimliği ile yaklaşmakta ve onu kendi ilgi, istek ve ihtiyaçlarının belirleyicisi olarak tanımlamaktadır. 1921 yılında A. S. Neill tarafından kurulan Summerhill ilk demokratik okul olarak kabul edilmektedir.

Türkiye'de demokratik okulların ortaya çıkışı mevcut yaygın eğitimden memnun olmayan ebeveynlerin 2009 yılında "Başka Bir Okul Mümkün" (BBOM) adı altında bir araya gelmesiyle ivme kazanmıştır. 2010 yılında dernekleşen grup, Türkiye'de alternatif okullar kurmayı ve demokratik okul fikrini yaymayı hedeflemiştir. "Başka Bir Okul Mümkün" hareketi en başından itibaren dünyada mevcut herhangi bir eğitim modelini alıp kopyalamak istemedi; tam tersine her toplumun kendi tarihsel, coğrafî, kültürel, siyasal ve toplumsal özgün bir dokusu olduğu varsayımı ile bu topraklara özgü bir eğitim çözümü önermeyi hedefledi. 2013 yılından itibaren farklı bölgelerde ebeveynlerin katılımıyla okullar açıldı. Bunların bir kısmı başarısız olsa da bir kısmı eğitim vermeye devam etmektedir. 2016 yılından sonra ise Başka Bir Okul Mümkün Derneği odağını okuldan çok öğretmen eğitimlerine dönüştürdü. "Öğretmen köyü"nde Millî Eğitim Bakanlığı ve özel kurumlardaki öğretmenlere eğitimler vermeye başladı. Başka Bir Okul Mümkün Derneği pandemi sürecinde ebeveyn destek programına odaklanmıştır. Son yıllarda sosyal duygusal öğrenme becerileri temelli eğitimler ile Türkiye'de eğitim niteliğinin artmasına katkılar sunmaktadır.

Kaynakça

Aydın, İnayet. Alternatif Okullar. Ankara 2012.

MEB. Millî Eğitim İstatistikleri: Örgün Eğitim. Ankara 2022.

Montessori Census. https://www.montessoricensus.org (Erişim tarihi: 10. 11. 2022).

Şimşek, Hasan. Devlet Okulu Neden Hedefte?. İstanbul 2022.

Uhrmacher, P. Bruce. “Uncommon Schooling: A Historical Look at Rudolf Steiner, Anthroposophy and Waldorf Education”. Curriculum Inquiry. 25/4 (1995), s. 381-406. DOI: 10.1080/03626784.1995.11076190.

Ülman, Bülent. “Türkiye’de Alternatif Bir Eğitim Hareketi Olarak BBOM’un Dönüşüm Hikayesi”. Alternatif Eğitim. 10 (2019), s. 5-14.

Kaynak: https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/alternatif-egitim

Görüş, öneri ve yorumlarınız için tıklayınız.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Okuduğunuz için teşekkür ederiz.

ALTERNATİF EĞİTİM

Modern eğitimin sorunlarına dikkat çekerek yeni bir model önerisi getiren eğitim yaklaşımları.